Kayık iskelesine kadar kısa bir yüzüş yaptı ve zavallı sarhoş yaşlı Merdell'i suyun altına çekti ve şarkısına son verdi. | Open Subtitles | والذى قام بالسباحة حتى الميناء وقم بسحب العجوز ميرديل السكران وقام باغراقه ليضمن سكوته |
Şunlar: - Yaşlı Johm Merdell Marlene Tucker'ın dedesiydi. | Open Subtitles | حقيقة ان جون ميرديل كان جدّ لمارلين تاكر |
Onu bana John Merdell anlattı, madam, ve kayıtlar kontrol edildi. | Open Subtitles | جون ميرديل قد أخبرنى عنه يا سيدتى وتم مراجعة السجلات |
Yaşlı John Merdell bana, Nasse'da hep Folliatlar olacak, dediğinde, bu onun küçük özel bir dokundurmasıydı. | Open Subtitles | عندما قال لى جون ميرديل انه يوجد دائما فوليات فى منزل ناس كانت هذه هى مزحتة البسيطة |
Eddie South, yaşlı Merdell'i boğdu mu? | Open Subtitles | ايدى ساوث المخنوق العجوز مارديل |
Merdell'i nehirde boğan da o. | Open Subtitles | وهى ايضا التى اغرقت ميرديل فى النهر |
Demek Bay Merdell onun da büyük babasıydı. | Open Subtitles | اذن السيد ميرديل كان جدها ايضا |
Günaydın, Bay Merdell. | Open Subtitles | صباح الخير يا سيد ميرديل |
Matmazel, Bay Merdell nerede? | Open Subtitles | انسة.. اين السيد ميرديل ؟ |
Demek Bay Merdell senin büyük babandı? | Open Subtitles | اذن, السيد ميرديل كان جدك ؟ |
John Merdell | Open Subtitles | كان جون ميرديل معتادا على... . ا |
Ve John Merdell. | Open Subtitles | و جون ميرديل |
Merdell mi? | Open Subtitles | ميرديل ؟ |
John Merdell. | Open Subtitles | جون ميرديل |
Şey, bilirsiniz. Büyükbaba Merdell ona bir şey söyledi. | Open Subtitles | حسنا, ان جدى مارديل قد قال لها شيئا, |