Şehir dışına uzun bir yol var. Bence en hızlısı metroya binmek. | Open Subtitles | إنه طريق طويل في المدينة أعتقد أن المترو ربما يكون أسرع شيء |
New York metrosunda metroya binmek okuman arasında uyumlu bir bağ kurdum. | TED | ففي المترو بنيويورك وجدت ترابطًا بين ركوب المترو والقراءة |
metroya binmeye yarım saat bile dayanamayan adam şimdi Union City'e gitmek istiyor. | Open Subtitles | أنت لا تريد الركوب ساعة أو أثنان على النفق الآن تريد الذهاب إلى إتحاد المدينة؟ |
Bindim. metroya bindiğimde biraz tedbirli olmaya meyilliyimdir. | TED | أركب. أميل أن أكون يقظا قليلاً عندما أستقل مترو الأنفاق. |
Neden metroya gitmiyorsun, seyahat sayfasını da sen yapsan? -Pekala. | Open Subtitles | لمَ لا تقفز من القطار النفقي لتظهر في قسم المواصلات؟ |
Ama onu 5. cadde üzerinde yakaladım, muhtemelen metroya doğru gidiyor. | Open Subtitles | ولكنه يعبر الشارع 5 على الارجح يتحه الى مترو الانفاق وجدته |
Bu yüzden, anlatmaya çalıştığım şey; otobüsü metroya yaklaştırdığı. | TED | هذا هو السبب، أحاول أن أقول، أنها حافلة مثل المترو الدائري. |
metroya şuradan biniyorum. Üzerimi değişmek birkaç dakika alır. | Open Subtitles | سأستقل هذا المترو هناك سيستغرق منى عدة دقائق لتغيير ثيابى |
Bu gece metroya binmeye çalstm. Jeton pahalanms. Biliyor muydun? | Open Subtitles | حاولت أن اركب المترو هذه الليله لكن الأجره ارتفعت، هل تعلم هذا؟ |
Tek yapmanız gereken metroya binmekti ve başka bir dünyadaydınız. | Open Subtitles | كل ما عليك القيام به هو استقلال المترو وبعدها تصبح في عالم آخر |
Ne demezsin! Zaten yakın. metroya bineriz. | Open Subtitles | ولما لا انه ليس ببعيد , سنعبر النفق هل لديك تذكره ؟ |
yarın metroya binmen gerekecek. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ تَأْخذَ النفق غداً. مع السلامة. |
İşe gitmek için metroya bineceğin bir şehirde mi yaşayacaksın? | Open Subtitles | ماغي كيف ستذهبين الى نيويورك المدينة حيث تستخدمي النفق لتذهبي للعمل |
Kendisi taksici. Beni metroya bıraktı. | Open Subtitles | انه سائق تاكسى, وقد قادنى الى مترو الأنفاق |
metroya inip insanları ölüme sürükleyen kazı? | Open Subtitles | التي ذهبت إلى مترو الأنفاق وبقيت هناك حتى ماتت؟ |
Bu yüzden, evinden iş yerine ya da metroya yürüyerek gittiğini farz ediyorum. | Open Subtitles | لــذا أتخيــــل أنها كانت تمشي من البيــــت أو محطــــــة القطار في طريقهــا للعمل |
Ters takıyorsun. Bu arada, onu metroya binince tak, tamam mı? | Open Subtitles | بالمناسبة ألبسها فقط عندما تكون على متن القطار |
El tırnaklarının içine kürdan batırılmasını mı yoksa tıklım tıklım bir metroya çıplak binmeyi mi tercih ederdin? | Open Subtitles | الحصول على مكوات لأكتوى بها تحت أظافري، أو ركوب مترو الانفاق عاريا في ساعة الذروة؟ |
Bir saat kadar bekledikten sonra otobüse binecek, ve ahmuk gibi metroya... | Open Subtitles | ستنتظرين ساعة وبعد ذلك ستركبين الباص ثم تجلين نفسك في قطار الانفاق |
Başka bir kapı bulduk. metroya açıldığını umuyoruz. | Open Subtitles | وجدنا باباً جديداً نتمنى يكون ذلك يؤدي لمخرج للنفق. |
Bugün metroya binerken, platformun orada 10'a yakın fare gördüm. | Open Subtitles | كنت أستقل الميترو اليوم ورأيت.. قرابة العشرِ جُرذان على المِنصة |
- metroya 15 blok var, hadi. | Open Subtitles | انها، مثل، 15 بنات لمترو الانفاق. دعنا نذهب. |
metroya biniyorum... - ...seksi kız kaynıyor. | Open Subtitles | أعني, أدخل لقطار الأنفاق, إنه مليئ بالفتيات المثيرات. |
Sen doğduğundan beri metroya biniyorum ben. Ben bir uzmanım. | Open Subtitles | لقد ركبت في قطارات الأنفاق من قبل أن تولدي أنا خبير |
Miranda'nın sabahları bedenine girmesini istediği tek şey metroya giderken içtiği kahveydi. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي استمتعت بوجوده بداخلها بالصباح كان كوب القهوة الخارجي الذي شربته على طريقها للمترو |
metroya bin bir saat içinde seni Vernon istasyonundan alırım. | Open Subtitles | فلتستقل قطار الأنفاق وسأقابلك في غضون ساعة في محطة فيرنون |
Beni Vincennes'e götür. Hava soğuk. metroya bineceğim. | Open Subtitles | وصلني إلى فينسينس الجو بارد , سأذهب بالميترو |