ويكيبيديا

    "meydana gelen" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التي تحدث
        
    • التي حدثت
        
    • التي وقعت
        
    • الذي يحدث
        
    • أتذكر وجود أي
        
    • من أي رقعة أخرى
        
    • أكشِفَ عن
        
    • البالغة التي لحقت
        
    • حدث في وقت
        
    • حدث نتيجة
        
    fakat hadi şimdi dünyada meydana gelen güç dengesi değişimlerinden bahsedelim. TED ولكن دعونا نتحدث عن تحولات السلطة التي تحدث في العالم.
    Tabiatta meydana gelen çelişkileri anlamak onu bulmamızı sağlayacak. TED وتفهمنا لتناقضات التي تحدث في الطبيعة سيساعدنا على إيجاده.
    Onu savaş değiştirdi meydana gelen tüm o kötü olaylar. Open Subtitles أنها الحرب التي غيرته كل تلك الاحداث الفظيعة التي حدثت
    Seninle cuma gecesi meydana gelen olay hakkında konuşmak istiyorduk. Open Subtitles كُنت أُريد أن أُحدثكِ، لمُتابعة الواقعة التي حدثت يوم الجمعة.
    Bu ürkütücü görünüm orada meydana gelen ölümcül olayları anlatır gibi. Open Subtitles هذا المظهر المثير للقلق أكثر من مناسب للاحداث التي وقعت هناك
    Uyurken meydana gelen beyin dalgalarındaki değişimi anlayabiliyoruz. TED يمكننا أن نفهم التغير في الأمواج الدماغية الذي يحدث خلال النوم.
    Yani bu sinyal, metabolizmanızın bir parmak izini temsil ediyor, mikrobiyomunuzun ve vücudunuzda meydana gelen biyokimyasal işlemlerin. TED تعتبر هذه الشارة كبصمة للتمثيل الغذائي الميكروبيوم الخاص بك والعمليات الكيميائية التي تحدث بجسدك
    Şimdi size okyanusta meydana gelen iklim değişimi olaylarıyla ilgili tartışmaları göstereceğim. TED لذلك، سوف أقوم بإثبات ذلك من خلال مناقشة بعض التغيرات المناخية التي تحدث في المحيط
    Her beş ila on yılda meydana gelen sellerde bu durum olağandışıdır. Open Subtitles في الفيضانات التي تحدث كل خمس أو عشر سنوات هذا ظرف غير عادي
    meydana gelen birçok şey yaşamaya değmez. Open Subtitles العديد من الأشياء التي تحدث لا تستحق عناء التجربة.
    Evrenin içerisinde meydana gelen değişimler, ve başka hiçbir şey. Open Subtitles من المتغيرات التي تحدث في الكون ولا شيء آخر
    Bu doğru. Yine de burada, Oxford'daki kilisemde çok uzaklarda meydana gelen olaylardan yarı kopuk haldeyken bile inancımız zedelendi. TED هذا صحيح. مع هذا ها نحن في كنيستي في أكسفورد شبه منفصلين عن الأحداث التي حدثت بعيداً جداً, لكن إيماننا قد تأثر.
    GP: Yani, bu kriz süresince meydana gelen şeylerin en kötüsü de suçlama oyununa başlamamızdı. TED أعتقد أن واحدة من أسوأ الأشياء التي حدثت خلال هذه الأزمة هو أننا بدأنا لعبة اللوم
    Şimdi, 2016 yılında meydana gelen hackleme ve sızdırma olayına aşina olacaksınız. TED الآن، ستكون على دراية بالقرصنة والتسريبات التي حدثت في عام 2016.
    İşin aslı Sayın Yargıç, meydana gelen olaylar itiraz edilemez. Open Subtitles حقيقة الأمر، حضرتكم، أن الحوادث التي وقعت لا يمكن تجاهلها.
    Sarı noktalar otobüs kazasından beri meydana gelen çözülememiş suçlar. Open Subtitles هي النقاط التي لم تحل الأصفر أو نكروديتيد الجرائم التي وقعت منذ حادث تحطم الحافلة.
    Fakat insanların da feromonlara sahip olduklarını düşünmemizin asıl nedeni bizler büyürken meydana gelen değişiklikler. TED ولكن السبب الحقيقي الذي قد يجعلنا نعتقد أن البشر لديهم فيرومونات هو التغيير الذي يحدث ونحن نكبر.
    Gezegenimizde meydana gelen en muhteşem mevsimsel değişim budur. Open Subtitles إنها أكثر التحولات الموسمية سحراً من أي رقعة أخرى على الكوكب
    Taa ki son zamanlarda meydana gelen bir kaza beni, dünyaya ifşa etmeye zorlayana kadar. Open Subtitles حتى أجبرتني حادثة مؤخراً .على أن أكشِفَ عن نفسي للعالم
    Ama omuriliğinde meydana gelen ciddi hasar sonucu bir daha yürüyememişti." Open Subtitles و لكن الإصابات البالغة التي لحقت بحبله الشوكي جعلته غير قادر على المشي مجددًا
    Sonra bu sabah uyduda meydana gelen arıza... - Ne arızası? Open Subtitles وهنالك ذلك العطل باقمر الصناعي والذي حدث في وقت سابق
    meydana gelen, kötü her şey hayatta kalmaya, kendisini korumaya çalışışının... Open Subtitles ربما... كل شيء سيء حدث نتيجة لأنه يحاول أن يحيى،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد