Karanlığın gölgesi Zeytin Dağının bir ucundan diğer ucuna sanki tüm Osmanlı İmp.'luğunu içine alacak bir mezar gibi genişliyor ve derinleşiyordu. | Open Subtitles | عبر جبل الزيتون تتعمّق وتتوسّع ظلال المساء مثل قبر يمتص كلّ الإمبراطورية العثمانية |
Bir tane kiralasak hem hızlı olurdu, hem de mezar gibi kokmazdı. | Open Subtitles | كان يمكن أن نستاجر واحده أسرع وهي لن تكون فيها رائحة مثل قبر |
20 yıldır boş bir mezar gibi yatıyordu. | Open Subtitles | بقي فارغ لمدة عشرون عام مثل قبر |
Burası mezar gibi sessizdir, onun için de kendimi evimde hissediyorum. | Open Subtitles | هادئ كالقبر ولهذا, ربما هذا ما اشعر به فى البيت. |
Bir mezar gibi sessiz,güzel bir yere gidiyoruz. | Open Subtitles | سنذهب في سعادة لمكان صامت كالقبر |
Orası o kadar karanlık ki, mezar gibi. | Open Subtitles | "لقد كان المكان هناك في الأسفل مظلم جداً كالقبر". |
- Bir mezar gibi. | Open Subtitles | -إنه يبدو مثل قبر . |
- mezar gibi duruyor. | Open Subtitles | -إنه يبدو مثل قبر . |