67 mezunlarının döneminde yaşanmış her şeyi ezberlememi istiyorsun yani, öyle mi? | Open Subtitles | أتريد منّي حفظ كل المعلومات التي لدينا عن خريجي دفعة 67 الذين حضروا حفل لم الشمل؟ |
Colosseum mezunlarının % 82 si mezuniyetten sonra bir yıl içinde iş buluyorlar. | Open Subtitles | 82٪ من خريجي الكولوسيوم يعثرون على عمل خلال سنة التخرج |
Yani sizin eğitiminizi aynı düzeyde tutacak olursak ve bölgenizdeki üniversite mezunlarının yüzdesini alırsak görürsünüz ki bunun sizin kazancınız üzerinde pozitif etkisi olacaktır hem de kendi eğitim düzeyinizi hiç değiştirmediğiniz halde. | TED | وعلى وجه التحديد، إن أبقيت مستوى تعليمك ثابتاً، ثم تقحمه في نسبة خريجي الجامعات في منطقتك الحضرية الكبرى، فإنك ستجد أن ذلك سيكون له أثر كبير على أجرك أنت دون تغيير مستوى تعليمك على الاطلاق. |
- Chester Arthur lisesi 1994 mezunlarının mezuniyet balosundayız. | Open Subtitles | هذه الحفلة بمناسبة الخريجين الجدد من جامعة أرثر |
Birleşik Devletler'de yüksek öğrenim gören üniversite mezunlarının sadece yarısından biraz fazlası bu eğitimi gerektiren bir işte çalışıyor. | TED | فقط ما يزيد على النصف من الخريجين مؤخراً في الولايات المتحدة ممن يحصلون على تعليم عالي يعملون في وظائف تتطلب ذلك النوع من التعليم. |
ABD Nüfus İdaresi, güzel sanatlar mezunlarının sadece yüzde 10'unun tam zamanlı sanatçı olarak çalıştığını belirtiyor. | TED | يصرّح مكتب إحصاء السكان الأمريكي أنّ 10 % فقط من خرّيجي مدرسة الفنون ينتهي بهم الأمر في العمل كفنانين بدوام كامل. |
Sangnok Lisesi Erkek mezunlarının Sitesi. | Open Subtitles | صفحة خرّيجي ثانوية سانجنوك الرئيسية |
bence doğru tepe noktası -- tüm öğrencilerimizin, tüm lise mezunlarının bilmesi gereken -- istatistik olmalı: olasılık ve istatistik. | TED | وأن القمة الصحيحة -- التي على كل طلابنا كل خريجي الثانوية يجب أن يعرفوها -ـ يجب أن تكون الإحصاء الإحتمالات والإحصاء |
Örneğin birçok araştırma göstermiştir ki metropoliten bölgelerin büyüme oranını tetikleyen şey aslında düşük vergiler, düşük maliyetler ve düşük ücretler değil bölgede mevcut olan vasıflı insanlardır. Burada bilhassa üniversite mezunlarının payı vardır. | TED | إذاَ فعلى سبيل المثال، هناك العديد من البحوث والدراسات التي تظهر بأنك لو تفحصت ذلك الشيء الذي يدفع عجلة معدل التنمية في الحواضر الكبرى فإنها ليست الضرائب المخفضة، أو تقليل المصاريف، أو تقليل الأجور؛ بل هي المهارات الموجودة في تلك المنطقة. وخصوصاً توفر المهارات القريبة والتي يمكن للناس استعمالها هي نسبة من خريجي الجامعات في المنطقة. |
Ama neyse ki yanımda gizli bir silahım vardı: Stanford doktora mezunlarının ortalama gelir çizelgesi ile Stanford Lisansüstü programlarını bırakanların ortalama gelir çizelgesi. | TED | ولكن لحسن الحظ، كان لدي سلاحي السري، هو مخطط لمتوسط معدل دخل جميع الخريجين من برامج ستانفورد للدكتوراه، ومتوسط الدخل لجميع المنسحبين من برامج ستانفورد للدراسات العليا. |
Herkes A ya da B notunu hakedemez ve ben bunu yargılama şeklini hiç sevmedim. 30'lu yıllarda, birçok okulun mezunlarının koçları ve spor takımlarını yargıladıklarını bilirim. | TED | ليس بإستطاعة الجميع الحصول على ممتاز أو جيد جداً ، وأنا لم تعجبني طريقتهم في الحكم على الأمور لقد عرفت بالتأكيد كيف أن الخريجين من مختلف المدارس في فترة الثلاثينات حكموا على المدربين والفرق الرياضية |
En kötüsü ise, bazı ülkelerde tıp cemiyetleri, ELAM mezunlarının kendi işlerini alacağı veya hasta yüklerini ve gelirlerini azaltacağı korkusuyla akreditasyon kuruluşlarını ELAM diplomasını tanımamaları hususunda etkiliyorlar. | TED | و أسوء من كل شيء، في بعض البلاد تؤثر المجتمعات الطبية على هيئات الاعتماد كي لا تمجد لدرجة ELAM، خوفاً من أن يأخذ هؤلاء الخريجين وظائفهم أو يقللوا من أعداد مرضاهم و دخلهم. |
Tüm Quantico mezunlarının bundan ödü kopar, fakat hepimiz bunu yaparız. | Open Subtitles | كلّ خرّيجي "كوانتيكو" يهابونه لكننا اجتزناه جميعاً |
Sangnok Lisesi erkek mezunlarının sitesi. | Open Subtitles | صفحة خرّيجي ثانوية سانجنوك |