Mösyö Hugo Trent'le evlenmezseniz sizi bütün mirastan mahrum eden vasiyet. | Open Subtitles | الوصية التى ستحرمك من الميراث اذا لم تتزوجى السيد هيجو ترانت |
Siz kürtaj kaçkınlarını mirastan mahrum etmek için gerekli evrakları dolduruyorum. | Open Subtitles | سأقدم طلباً رسمياً لأحرمكم من الميراث يا مَن وجبَ أن تُجهضوا |
Fakir insanlar çocuklarını mirastan kesmezler. | Open Subtitles | حسناً , سأخبركِ شيئاً عن الفقراء إنهم لايمكنهم حرمان أبناءهم من الميراث |
Sayılara bağlı biri olduğumu söyleyebilirsiniz ama benim için bu kule bir mirastan fazlası. | Open Subtitles | الأن تستطيع أن تقول لي أنني رجل أرقام إذاً لي, هذا البرج أكثر من مجرد إرث |
mirastan mahrum etmek ayrı, bir kenara koymak ayrı. | Open Subtitles | حرمانه من الإرث هو الشيء الوحيِد. أخذه وذهابه بعيدًا هو شيء آخَر. |
Bizi konuşmuyorum, mirastan bahsediyorum. | Open Subtitles | لا أتحـدث عنّـا أننّـي أتحدث عن التراث |
Annem, ne kadar fakir olursa olsun beni mirastan kesmezdi. | Open Subtitles | أمي ، على الرغم من أنها لا تملك المال إلا أنها لم تقم بحرماني من الميراث |
Kimsenin bizi bulmaması gerekiyordu yoksa mirastan çıkarılacaktın. | Open Subtitles | لم تسمحى بأن يعرف أى شخص عننا لآنه أذا حدث ذلك كان سيتم حرمانك من الميراث |
Heathcliff'in bir şekilde seni mirastan menetmenin yolunu arayacağına eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أن السيد هيثكلف يُريدُ بطريقة ما أن يحرمك من الميراث |
Isaac skandal evliliği yüzünden mirastan mahrum edilmişti. | Open Subtitles | آسيك حرم من الميراث بسبب هذا الزواج الصادم |
mirastan vazgeçersem ne kadar alacağım? | Open Subtitles | ما مقدار المال الذي سأكسبه إذا تنازلت عن الميراث ؟ |
Seni tekrar vasiyetine dahil ediyor. mirastan kendi payinin tamamini alacaksin. | Open Subtitles | لقد أعادك إلى الوصيّة، حصّتك الكاملة من الميراث. |
Babama iyi görünmek istiyorsun böylece mirastan fazla pay alacaksın. | Open Subtitles | أنت تحاول أن ترضي أبي لتحصل على جزء أكبر من الميراث |
mirastan beş kuruş alamamanın ne demek olduğunu bilirim. | Open Subtitles | حسناً أنا أفهم كيف تشعرين عندما تفلسين من الميراث |
mirastan annenize ödeme yapılmalı. | Open Subtitles | على إدارة الميراث إيفاء والدتك تكاليف المأتم. |
Babam beni mirastan men etti. Yapmasına sen yardım ettin. | Open Subtitles | أبي أخرجني من الوصية وانت ساعدتيه بفعل ذلك |
Sayılara bağlı biri olduğumu söyleyebilirsiniz ama benim için bu kule bir mirastan fazlası. | Open Subtitles | الأن تستطيع أن تقول لي أنني رجل أرقام إذاً لي, هذا البرج أكثر من مجرد إرث |
Ama herkesin o mirastan pay istediğini söylemek yanlış olmaz. | Open Subtitles | ـ- لم يكن هناك شك حيال هذا - لكن أظن أنه من الممكن أن نقول بارتياح تام أن الجميع يريد جزءاً من هذا الإرث |
mirastan bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا أتكلم عن التراث |
Meg ve Kevin seni mirastan çıkarmak istediler. Ben seni savundum. | Open Subtitles | ميج وكيفين أرادوا اخراجك من الورث وانا وقفت من أجلك |
15 yıl görünmeyişinin ardından... Pitte geri döndü ve mirastan hak talep etti. | Open Subtitles | بعد 15 عام من الغياب, عاد (بيتي) ليحصل على ميراثه. |