Ve Modern Sanatlar müzesinde kitabını aradım. | Open Subtitles | و فحصت فى متحف الفن الحديث من أجل كتابك. |
Modern Sanatlar Müzesi'ne yüz defa gittim. | Open Subtitles | لقدذهبت إلى متحف الفن الحديث ، حوالي مئة مرة |
Gideyim de Modern Sanatlar müzesindeki ofis sandalyesi sergisini gezeyim bari. | Open Subtitles | سأذهب لأتحقق من متحف الفن الحديث في ذلك المعرض |
Aslinda adi bir araba, surekli bozuluyor, ama sahipleri ona bayiliyorlar. Ve bu guzel sey-- Modern Sanatlar Muzesinde. Bir su sisesi. | TED | إنها سيارة تافهة فعلا، تنهار طوال الوقت ولكن أصحابها يحبونها وهي جميلة - إنها في متحف الفن الحديث زجاجة المياه.. |
Modern Sanatlar Müzesi, Rockefeller Merkezi Özgürlük Heykeli. | Open Subtitles | متحف الفن الحديث مركز روكيفيلير التجاري... ؟ تمثال الحرية |
Modern Sanatlar Müzesi'nde. Aman Tanrım. İnşallah o biçim bir müze değildir. | Open Subtitles | في متحف "الفن الحديث"، يا إلهي أتمنى أن لا يكون من نوع تلك المتاحف |
Az önce Modern Sanatlar Müzesi'ndeki bir partiye katılmak ve Skyfall'ı izlemek için 1000 dolar ödedim. | Open Subtitles | دفعت للتو 1000 دولار لمشاهدة Skyfall و حضور حفلة في متحف الفن الحديث |
Modern Sanatlar müzesinde görmek için can attığım bir sergi var. | Open Subtitles | متحف الفن الحديث له معرض اتوق لرؤيته |