Benimle ne yapacaklarını çözene kadar eyaletler arası yola yakın bir motele yerleştirdiler. | Open Subtitles | لقد وضعوني في فندق على الحدود بين ولايتين حتى يعرفوا ماذا يفعلوا بي |
Bir motele tıkılıp kalmış, sıkıntıdan patlayan 1 2 yaşında bir oğlum var. | Open Subtitles | لدي صبي عمره 12 سنه لوحده في فندق ويشعر بالملل لحد الموت |
Habersiz geldiğim için özür dilerim ama motele gitmeyi göze alamadım. | Open Subtitles | أسف على قدومي بهذا الشكل لكنني لم أستطع الذهاب إلى الفندق |
motele gelemezdim. Arabam fark edilebilirdi. | Open Subtitles | لم يمكننى القيادة إلى النزل إن سيارتى معروفة |
Önce bir çiçekçiye uğrayıp motele 8:15'de ulaştı. | Open Subtitles | بعدما توقف عند بائع الزهور , وصل للفندق الساعة 8: |
Bu nedenle bir kez daha denemek istediğimi söyleyip onu motele çağırdım. | Open Subtitles | لذا تحدّثت له بالقدوم إلى النُزل قائلتً له بأنّي أردتُ تجربة ذلك ثانيةً معها. |
O zaman belki bi motele gidip bütün gün sevişebiliriz. | Open Subtitles | إذاً ربما علينا الذهاب إلى أي نزل ونعبث طوال اليوم |
Bilmiyorum. Bir otele ya da motele gidip saklanalım. | Open Subtitles | لا اعلم فلنذهب فحسب لموتيل او فندق ونختبئ |
Şu anda bir motele yetecek kadar param yok. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل كلفة البقاء في فندق الآن فحسب |
Şey, evet, ama önce o motele geri döneceğim. | Open Subtitles | بالطبع ,ولكني اعتقد انني سوف اعود الي الفندق مره اخري |
O motele seninle birlikte gideceğimizi sanmıştık. | Open Subtitles | لقد اتفقنا اننا سوف نذهب الي هذا الفندق معكم اذا لم تمانعوا |
motele bakalım. Yoldan uzakta durmanızı istiyorum. | Open Subtitles | نحن سنتفحص الفندق نريدك أن تكون في الطريق الأسفل |
İnanamıyorum. motele gidip kafamıza göre takılsak olmaz mı? | Open Subtitles | هذا لا يصدق ، ألا يمكننا العودة إلى النزل |
Ah, aslında ben motele kadar olan yolu kontrol edip sonra geri dönmek istiyorum. | Open Subtitles | حسن، أود التدقيق في الطريق الفرعي المؤدي إلى النزل |
Seni tutan adamlar beni aradıklarında, motele gelmeleri 1 saat sürdü. | Open Subtitles | .. مَن كانوا يحتجزونكِ .. عندما اتصلوا بي كانوا علي بُعد ساعة من النزل |
Dursana, onu motele geri götürüp bir tek kulak saksafonu mu çektin? | Open Subtitles | توقف، أنت أخذتها للفندق وكل هذا فى الأذن |
Biriyle birlikte olacağı zaman, bebek bakıcısı bulamazsa onu da yanında motele götürürdü ve havuzda oynamasına izin verirdi. | Open Subtitles | توقف عندما لم تتمكن من ايجاد حاضنة اطفال كانت تاخذه معها للفندق |
Bu adamlar onları denemek için motele getirmişler. | Open Subtitles | ويعد ذلك آتى رجال إلى النُزل وقاموا بُمضاجعتهم. |
Bay Dargis mahallede bir motele sahip ve silah suçları kayıplarıyla doğrudan alakalıdır. | Open Subtitles | السيد دارجيس يملك نزل في الحي وخسائره مرتبطة مباشرة بتزايد حوادث اطلاق النار |
Seni bir motele yerleştireceğim. Baştan başlayacağız. | Open Subtitles | أما الآن سآخذك لفندق صغير سنستعرض الأحداث منذ البداية |
Eski erkek arkadaşı Shelten'ı aradı, sen onları motele kadar takip ettin. | Open Subtitles | واتصلت بصديقها اللعبة شيلتون, وذلك لم يعجبك كثيرا وهكذا تبعتها إلى الموتيل. |
Bir motele gidebilir. | Open Subtitles | يمكن أن تُجري مقابلة سريعة في أحد الفنادق |
İfadesine göre motele vardığımızda da arabadan inmişim ve ona: | Open Subtitles | شهادته هي... أنني عندما قدتُ أخيراً إلى النُزُل... أخرج من السيارة. |
Peki, bir motele gittik ve sadece bir yatak var. O zaman ne olacak? | Open Subtitles | ماذا سيحصل عندما نذهب لنزل و هنالك سرير واحد فقط؟ |
- Beni bir motele götür. - Aklınızda belli bir yer var mı? | Open Subtitles | خذني لفندقٍ ما - لديك أيّ فندق محدد؟ |
Bir motele girdim - aklıma başka yer gelmedi. | Open Subtitles | لذلك أنا بحثت في موتيل 6 شارع النهر لم أجد أي مكان آخر أذهب إليه |
Tek bildiğim, Dwight'in beni arayıp Aiea'daki bir motele götürmemi söylediği ama oraya geldiğimde, polis olay yerindeydi ve bize ateş açtılar. | Open Subtitles | "سأخذهُ إلى نزلٍ في "آيا لكن عندما وصلنا هناك الشرطة كانت في المكان |
motele dönebilir veya arabaya binip gidebiliriz. | Open Subtitles | بوسعنا الذهاب للنزل أو مغادرة هذا المكان |