"muameleyi" - ترجمة من تركي إلى عربي

• المعاملة
• معاملة
• هدايانا
• بمعاملة

Neden? Çünkü adil olmayan muameleyi kabul edilmeye zorlanıyoruz doktor.
لأننا مرغمون لقبول المعاملة غير العادلة أيها الطبيب

Ben Amerikan vatandaşıyım ve böyle bir muameleyi kabul etmiyorum.
انا مواطنة أمريكية لا أقبل هذا النوع من المعاملة

Bu şekilde bir muameleyi hak etmek için ne yaptım?
ما الذي قمتُ به لأستحق مثل هذه المعاملة ؟

Özellikle günümüzün kamu alanlarında, kadınlara yapılan ikiyüzlü muameleyi de düşününce bu konuda bir şeyler yapmaya karar verdim.
بجانب النفاق في كيفية معاملة النساء، وخاصة في المساحت العامة اليوم، قررت أن أفعل شيء ما حيال ذلك.

Senin gibi özel bir çocuğun ziyareti özel bir muameleyi hakkediyor.
زيارة من صبي خاص مثلك يستحق معاملة خاصة.

O zaman hediyelerimizi ikizlere götürelim ve özel muameleyi alalım.
إذن ماعلينا الا ان نأخذ الهدايا لبيت التؤامتين ونأخذ هدايانا المميزه

İkizlerin evine gideceğiz, Onlara yıldönümü hediyelerini vereceğiz ve evlerini çöpe çevirdiğimiz için özür dileyeceğiz ve. özel muameleyi alacağız.
إذن , سوف نذهب لبيت التؤامتين ونعطي لهما هداياهن ونعتذر عن تدمير منزلهن ثم نحصل على هدايانا المميزه

Bu zavallı adamlara bizim hep gördüğümüz muameleyi gösteriyorlar.
يقومون بمعاملة هؤلاء الحمقى المساكين كما يعاملوننا

Laik olduğu söylenen ve özel mülkiyet hakkını tanıyan ve ayrıca anayasasının, işkenceyi ve onur kırıcı muameleyi yasakladığı bir devlette, içinde bulunduğu durumu, Ramon Sampedro'nun durumunda olduğu gibi, onur kırıcı bulan herhangi birinin... kendi hayatı hakkında karar verebilmesi gerektiğini söylemek, yanlış olmayacaktır.
في دولة تدعي العلمانية , و أنها تحفظ حق الملكية الفردية و دستورها يضمن حق عدم التعذيب و إساءة المعاملة و لا أحد يمكن أن يكون يعاني من التعذيب و إساءة المعاملة أكثر من رامون سامبيردرو

Sen de buradaki herkesle aynı muameleyi görüyorsun!
يمكنك الحصول على نفس المعاملة كما الجميع هنا!

Bu muameleyi hak etmediğini ikimiz de biliyoruz.
وكلانا يعلم انه لا يستحق هذه المعاملة

Bu muameleyi sürekli görüyorum."
وأمر بهذا النوع من المعاملة دومًا."

- Sadece aynı muameleyi yapın. Ne daha iyi ne daha kötü.
المعاملة السواسية وحسب.

Bu muameleyi hak etmiyorum ben. Delireceğim!
لست بحاجة لمثل هذه المعاملة

Belki de özel bir muameleyi hak etmiyorumdur peki başka ne şekilde, istedikleri gibi bir yemek eleştirmeni olabilirim ki?
ربما لا أستحق معاملة خاصة ولكن كيف يمكنني أن أكون زعيم نقاد الطعام الذي يريدونه؟

Tanrı biliyor ya, onun için yaptıklarımdan sonra bu muameleyi haketmiyorum.
القدير يعرف أنني لا أستحق أن أتلقى سوء معاملة بعد كل ما فعلته لأجله

Drake bu gece bence özel bir muameleyi hak ediyor.
الليلة أعتقد دريك يستحق معاملة خاصة.

Özel muameleyi biz istemedik.
حسن نحن لم نطلب معاملة خاصة

Şimdi yıldönümü hediyelerimizi alabilir, ikizlerin evine gidebilir ve özel muameleyi alabiliriz.
الآن سنأخذ هدايا الحفل السنوي لمنزل التؤامتين ونحصل على هدايانا المميزه

Başka özel muameleyi alalım.
و ايضا سنحصل على هدايانا المميزه

Peki bu özel muameleyi gören kişi kim? Hepsi seiza* biçiminde oturmuş.
إذاً، من الرجل الذي يحضى بمعاملة خاصة؟