Çalınan paranın izini sürüp adli muhasebecilik yapması için kime güvenirsin? | Open Subtitles | مَن يمكنكِ الوثوق بهِ لتولي هذه المحاسبة القضائية وتعقب نقودكِ المسروقة؟ |
Çalınan paranın izini sürüp adli muhasebecilik yapması için kime güvenirsin? | Open Subtitles | مَن يمكنكِ الوثوق بهِ لتولي هذه المحاسبة القضائية وتعقب نقودكِ المسروقة؟ |
Bu kadar berbatım çünkü bunu bana muhasebecilik yaptı. | Open Subtitles | أنا بهذا السوء لأن المحاسبة تجعل من الأشخاص يتصرفون هكذا |
Bu restorana geldim bu nedenle de artık muhasebecilik yapmama gerek yok. | Open Subtitles | جئت إلى هذا المطعم ولهذا ليس من الضروري أن أكون محاسب بعد الآن |
Belli ki bu basit bir muhasebecilik hatası değil. | Open Subtitles | هو بشكل واضح لَيسَ خطأ محاسبة. |
muhasebecilik kariyerim boyunca kabinimde oturdum ve çenemi kapalı tuttum. | Open Subtitles | طيلة مشواري المهني كمحاسب إلتزمت الجلوس بمهجعي و ظللت صامتاً |
Özel muhasebecilik hep aşağılanan bir meslektir. Bundan haberin var değil mi? | Open Subtitles | المحاسبة المستأجرة طالما يتم السخرية عليها هل تعلم ذلك؟ |
Özel muhasebecilik hep aşağılanan bir meslektir. Bundan haberin var değil mi? | Open Subtitles | المحاسبة المستأجرة طالما يتم السخرية عليها هل تعلم ذلك؟ |
Siz de maktul, Bay Kimball'ın yanında muhasebecilik mi yapıyordunuz? | Open Subtitles | ينامون معا ، أليس كذلك؟ وأنتى إعتدتى القيام بأعمال المحاسبة بالنسبة للضحية ، السيد كيمبل؟ |
Ona iş bulduk, muhasebecilik öğrendi. Numaralarla arası iyiydi. | Open Subtitles | لقد كانت تجمع قواها ، تعلمت المحاسبة فهي جيدة في التعامل مع الارقام |
Gece buraya gelip muhasebecilik yapmayı seviyorum. | Open Subtitles | أحب أن أأتي هُنا في الليل لأقوم بعملي وهو المحاسبة. |
muhasebecilik alanında meslek eğitimi aldı. | TED | ثم لمدرسة مهنية في تخصص المحاسبة. |
Ama muhasebecilik de oldukça heyecanlı olmalı. | Open Subtitles | و لكن المحاسبة وظيفة حماسية نوعاً ما |
muhasebecilik, iş... tüm bunlar daha derin, daha karmaşık bir Albert'in küçük bir parçası. | Open Subtitles | الاعمال . و المحاسبة .. كل تلك مجرد |
1770ler mi dediniz? Evet, o yüzden takdir edersin ki muhasebecilik bana oldukça yabancı bir kavram. | Open Subtitles | -نعم وكما تتصور , المحاسبة شيء جديد على حياتي |
- muhasebecilik, David. | Open Subtitles | - المحاسبة ، ديفيد |
Hayır, aslında kendime yedek bir kariyer bulmalıydım, muhasebecilik gibi. | Open Subtitles | كان عليّ أن أمتلك وضيفة أحتياطية مثل محاسب |
Çevresinden bir başka ebeveynle yaptığı kritik bir konuşma, Tracy'ye finans departmanında bir muhasebecilik teklifinin kapılarını açtı. | TED | حسناَ،محادثة واحدة حاسمة مع أم/ أب آخر في مجتمعها قاد إلى عرض عمل لتريسي، وكان العمل وظيفة محاسب في دائرة مالية. |
Muhasebe mı? Sörfçü serseri muhasebecilik mi yapıyormuş? | Open Subtitles | هل هو محاسب متزلج ؟ |
Jenny, vargas için muhasebecilik yaptığını biliyorum | Open Subtitles | (جيني) ، أتفهم أنك عملت محاسبة لـ (فارغاس) ؟ |
Üzgünüm, muhasebecilik anılarımdan birini anlatmanın hiç zamanı değil. | Open Subtitles | أنا آسف، هذا ليس الوقت المناسب لأحدى حكايات أيامي كمحاسب |