ويكيبيديا

    "mutsuz bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غير سعيد
        
    • غير سعيدة
        
    • تعيس
        
    Gördüğünüz gibi, işimizi yapabilmemiz için her zaman gezegenin mutsuz bir köşesi var. Open Subtitles أترى هناك دائما ركن غير سعيد في العالم حيث يمكننا أنا نلعب تجارتنا
    Çok mutsuz bir çocuk. Onunla... Open Subtitles إنه شاب غير سعيد إطلاقًا من السيئ أنك لا تستطيع
    Jay, bebeğimizin mutsuz bir eve geleceğini düşünmesini istemiyorum. Open Subtitles جاي,لا أريد لطفلنا أن يظن انه سيأتي الى منزل غير سعيد
    Oysa şimdi, senin yüzünden ne kadar mutsuz bir insan olduğumun tamamen farkındayım! Open Subtitles و لكن الآن و بسببك بت أعرف كم كنت غير سعيدة
    Judy Nash mutsuz bir hayata doğru sürüklendiğini söylüyor. Open Subtitles أو أنهيه فقط جودي قالت أنك تعيشين حياة غير سعيدة
    İçimden bir ses ya mutsuz bir evliliğin olduğunu ya da evde seni bekleyen hiç kimse olmadığını söylüyor. Open Subtitles شيء ما يخبرني أما تكون متزوج تعيس أو ليس هناك أحد ينتظرك في الديار.
    Bunun benim hayatımda mutsuz bir gün olduğunu söylemek istiyorum. Open Subtitles أريدأنأقول.. هذا يوم تعيس في حياتي.
    Andrew, mutsuz bir evlilğin üzerine bu bebeği getiremem. Open Subtitles أندرو, لن أنجب هذا الطفل في زواج غير سعيد
    On yılımı mutsuz bir evliliğe harcadım. Open Subtitles حسناً , لقد قضيتُ 10 سنوات في زواج غير سعيد
    Tutku ve açlık, mutsuz bir evliliğin getirdiği şeyler. Open Subtitles الشهوانية والجوع، كل هذه الأشياء ما يجلبها هو زواج غير سعيد.
    - mutsuz bir müşteridir belki. Open Subtitles أنا أظنها صفقة عمل ما ربما مع زبون غير سعيد
    mutsuz bir çocuğu geçici bir süre için mutlu etmiştim. Open Subtitles جعلت طفلا غير سعيد سعيداً مؤقتا
    Dün mutsuz bir müşteri bıraktı. Open Subtitles غادر عميل من هنا وهو غير سعيد بالأمس؛
    Belki annen mutsuz bir kadındı. Open Subtitles -ربما أمك كانت فقط أمرأة غير سعيدة للغاية
    Bak, mutsuz bir birlikteliğin var diye bizler de aynı şeyi yaşamak zorunda değiliz. Open Subtitles انظر، لمجرد كنت في علاقة غير سعيدة ... لا يعني ... بقية منا يجب أن تكون.
    Tamamen mutsuz bir son değil. Open Subtitles .انها ليست نهاية غير سعيدة تماما
    Sonra bozulmuş küçük bedenini bana getirin, yoksa... oğlunuz oldukça mutsuz bir sonla karşılaşacak. Open Subtitles وإلّا سيلاقي ابنكما نهاية غير سعيدة
    mutsuz bir aşk ilişkisi? Open Subtitles علاقة حب غير سعيدة ؟
    Alice Abbott Peterden boşanmak için dava açtığında Jacey yanlış olarak onun mutsuz bir evlilikten kaçtığını düşündü. Open Subtitles حينما حصلت " آليس آبوت " على طلقها من " بيتر " توقع " جيسي " مخطئاً أنها تهرب من أكثر من زواج تعيس
    Baban, Max bunları yapmazsa yalnız ve mutsuz bir çocuk olarak büyüyeceğini düşünüyor galiba. Open Subtitles واظن ان والدك يعتقد انه اذا لم يفعل (ماكس) هذه الاشياء, سيكبر تعيس و وحيد
    Babam çok mutsuz bir adamdı. Open Subtitles والدي كان رجل تعيس

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد