O evin her yerinde kardeşlerimin anısının olması, o mutsuzluk ve mücadele. | Open Subtitles | العيش في ذلك المنزل بوجود روح اخواي فوق كل شيء الحزن و الصراع |
Bu evde çok fazla mutsuzluk ve acı yaşanmış. | Open Subtitles | هنالك الكثير من الحزن و الألم في هذا البيت |
Eğer hemen şimdi o yüzüğü geri götürmezsen tüm dünyan mutsuzluk ve acı ile dolacak. | Open Subtitles | إن لم تعد الخاتم الآن سينتهي بك المطاف في عام من البؤس والألم |
Tüm dünyamın mutsuzluk ve acı dolu olmasına hazır olduğum hiç aklınıza geldi mi acaba? | Open Subtitles | ألم يخطر لأي أحد منكم أني مستعد لعالم من البؤس والألم |
Bize mutsuzluk ve acıdan başka bir şey getirmiyor. | Open Subtitles | انها تجلب علينا البؤس والألم |