Oyunu nasıl oynayacağını biliyor. Bundan sen de ders alabilirsin. | Open Subtitles | إنّها تعرف كيف تلعب اللعبة بوسعك أن تتعلّمي منها درساً |
nasıl oynayacağını biliyorsun. Hayatın boyunca oynadın. | Open Subtitles | أنت تعرف كيف تلعب لعبت هذه اللعبة طوال حياتك |
Benimle nasıl oynayacağını iyi biliyor. | Open Subtitles | يعرف بالضبط كيف يتلاعب بي |
Benimle nasıl oynayacağını çok iyi biliyor. | Open Subtitles | هو يعرف كيف يتلاعب بي! |
Bu katil yerine geçtiği kişileri nasıl oynayacağını çok iyi biliyor. | Open Subtitles | ـ هذا القاتل يعرف كيف يلعب تلك الشخصية بنفس الطريقة التي يريدها |
İnsanlarla nasıl oynayacağını biliyordu. | Open Subtitles | انه يعرف كيف يلعب بالناس |
Görünüşe göre oğlunuz, diğer çocuğun penisiyle nasıl oynayacağını bilmediğinden, ortada bir anlayışsızlık durumu olmuş. | Open Subtitles | على ما يبدو، ليس هناك مشكلة الموقف الأيجابي لأن ابنك يعرف كيفية اللعب بقضيب فتى آخر |
nasıl oynayacağını biliyorsun. Hayatın boyunca oynadın. | Open Subtitles | أنت تعرف كيف تلعب لعبت هذه اللعبة طوال حياتك |
nasıl oynayacağını bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | حتى أنك لا تعرف كيف تلعب لعبة. |
nasıl oynayacağını mı göstereyim? | Open Subtitles | أيجب أن أريك كيف تلعب بها؟ |
Oyunu nasıl oynayacağını biliyor. Doğru. | Open Subtitles | تعرف كيف تلعب اللعبه |
Oyunu nasıl oynayacağını bilirdi. | Open Subtitles | أنه يعرف كيف يلعب |
Justin'e tavla seti aldım. nasıl oynayacağını öğretebileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | أحضرت لـ(جاستن) طاولة سأعلمه كيفية اللعب |
Hayır dede. nasıl oynayacağını bilmiyorsun. | Open Subtitles | كنت لا تعرف كيفية اللعب. |