Nasıl sonuçlandığını ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعلم كيف انتهى ذلك الامر |
İşte, Nasıl sonuçlandığını kendiniz görüyorsunuz. | Open Subtitles | حسنا, رأيتم كيف انتهى الأمر |
Çoğu kez olayın Nasıl sonuçlandığını bilmezsin. | Open Subtitles | بعض الأحيان لاتعرف كيف تنتهي الأمور |
Ve hikayenin Nasıl sonuçlandığını hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | وجميعنا يعرف كيف تنتهي القصة |
Olayların Nasıl sonuçlandığını görmek için kalmazsam sorun olmaz değil mi? | Open Subtitles | هل تمانع لو أني لم أنتظر لأرى كيف ينتهي الأمر؟ |
Cidden, genelde bu planın Nasıl sonuçlandığını düşün. | Open Subtitles | بجدية ، فكر كيف ينتهي هذا الأمر عادة |
Biz de oradaydık. Nasıl sonuçlandığını biliyoruz. Yanlış sonuçlandı! | Open Subtitles | -كنّا هناك ، ونعرف كيف انتهى الأمر |
Başkan Lincoln, Pinkerton'nın yardımını aldı sonra onun için Nasıl sonuçlandığını gördük. | Open Subtitles | الرئيس (لينكولن) حصل على مساعدة (بينكرتون) ورأينا كيف انتهى به المطاف ... |
Nasıl sonuçlandığını biliyoruz. | Open Subtitles | وجميعنا يعرف كيف انتهى هذا |
Sadece Nasıl sonuçlandığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف فقط كيف انتهى الأمر |