Bu oyunu ne kadar sevsem de, bunu düzeltmek kadar önemli değil. | Open Subtitles | بقدر ما أحب هذه اللعبه, فإنها ليست بنصف أهمية أن أكون معهم |
WillGrace'i izlemeyi ne kadar sevsem de bu ayıcık satıIık değil. | Open Subtitles | بقدر ما أحب مشاهدة (ويل) و(غرايس), لكن هذا ليس للبيع |
Yılanları ne kadar sevsem de çabucak lavaboya gidip işememiz gerek. | Open Subtitles | يا رجل , بقدر ما أحب الأفاعي أعتقد أنه يجدر بنا الذهاب الى دورة المياه بسرعة - نعم - كي نتخلص من سوائلنا - أحسنت القول , نعم - |
Ama evi ne kadar sevsem de siz ayrılıyorsanız istemem. | Open Subtitles | لكن بقدر حبي لذلك المنزل تعلمون , لا اريده اذا كان هذا سيئدي الى رحيلكم |
Yani, seni her ne kadar sevsem de... Harika bir adamsın. | Open Subtitles | يجب أن أخبرك، بقدر حبي لك، أنت رجل رائع |
Bunu yapmayı her ne kadar sevsem de, hayır. | Open Subtitles | بقدر ما أستمتع بالقيام بذلك، لكن لا. |
Gece bende kalmanı ne kadar sevsem de rica etsem tek bir kereliğine Jonathan'ı sıkıcı bulman dışında bir şey konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | بقدر ما أستمتع باستضافتكِ الليلة في منزلي، لكنْ رجاءً و لمرّة واحدة... دعينا نتحدّث عن أمرٍ آخر غير كم ترين (جوناثان) مضجراً |
Brady'yi ne kadar sevsem de hem de kelimelerle anlatılamayacak kadar çok sadece anne olmak yetmiyor. | Open Subtitles | بقدر حبي ل (برادي) و أنا أحبه أكثر مما تستطيع أن تعبر عنه الكلمات كوني أما ليس كافيا |