Buna rağmen sizin bile gemide ne olduğunu öğrenmeye yetkiniz yok. | Open Subtitles | ومع هذا حتى أنتم لا تملكون الصلاحية لمعرفة ما يوجد على متنها. |
Kilitliymiş ve içinde ne olduğunu öğrenmeye can atıyormuş ve sonunda sisli bir günde onu açıncaya kadar aylarca tüm kombinasyonları denemiş. | Open Subtitles | كانت مُقفلة، لذا كان مُتلهفاً لمعرفة ما بداخلها، وقد أمضى أشهراً في مُحاولة كل تركيب عددٍ مُمكن حتى قام بفتحها ذات صباحٍ. |
Enstitü'nün elinde bu şeyin ne olduğunu öğrenmeye yardım edecek kaynaklar var. | Open Subtitles | المعهد لديه الموارد لمعرفة ما هذا الشيء |
Gemiye ne olduğunu öğrenmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أعرف ما حدث للمركبة |
İkiniz arasında ne olduğunu öğrenmeye hakkım var. | Open Subtitles | -كلّا، كفاك هراءًا . من حقي أن أعرف ما حدث بينكما الأثنين. |
Savcı ne olduğunu öğrenmeye can atıyor. | Open Subtitles | -اللواء يصرخ لمعرفة ما حدث |