Bu örnekta, hastada kan şeker seviyesi nedeniyle hafif bir diyabet riski var. | TED | في هذه الحالة المريض معرض لخطر بسيط للاصابة بالسكري بسبب مستوى الجلوكوز لديه |
2010 yılının bu konuda herhangi bir özelliği yok, çünkü, her yıl ortalama 31,5 milyon insan doğal afetler nedeniyle yerinden oluyor. | TED | الآن، مامن شيء مثير للاهتمام بشأن سنة 2010، لأن المعدل يرتفع ل 31 ونصف مليون شخص مشرد بسبب الكوارث الطبيعية كل عام. |
Fakat ilacın ulaşması kötü yollar nedeniyle birkaç gün alabilir. | TED | لكن، الدواء قد يتحاج إلى أيام ليصل، بسبب الطرق السيئة. |
Olayların zamanlaması nedeniyle bu çocuğun benden olması imkansız biliyorum. | TED | أدرك بأنه من المستحيل أن هذا الطفل ربما يكون ابني، نتيجة لتوقيت الأحداث. |
Hiç kişisel olarak birinin, politik sebepler nedeniyle kısırlaştırmaya maruz kaldığına şahit oldunuz mu? | Open Subtitles | تعرّض بها شخصٌ للخصاء الجنسي لأسباب سياسية؟ |
İşverenler, sicilinden dolayı onu geri çevirdi. Kalp rahatsızlığı ve diyabeti nedeniyle annesi, en yakın arkadaşı, 43 yaşında hayatını kaybetti. | TED | فقد رفضه أرباب العمل بسبب سجله الإجرامي، وتوفيت والدته، أعز صديق له في عمر 43 عاماً بسبب أمراض القلب ومرض السكري. |
Aşırı buharlaşma nedeniyle, deniz suyundan daha tuzludur ve neredeyse hayat yok. | TED | إنها أكثر ملوحة من مياه البحر بسبب التبخر الشديد، وبلا حياة تقريباً. |
Katı ahlak kuralların nedeniyle... davranışların da müziğin kadar mükemmel olsun istiyorsun. | Open Subtitles | بسبب معاييرك الاخلاقية الصارمة كنت تريد ان يكون سلوكك مثاليا كما موسيقاك |
İshal gibi bağırsak hastalıklarından muzdariptik. Rüzgarın taşıdığı kum nedeniyle büyük sıkıntı çekiyorduk. | Open Subtitles | لقد عانينا كأفراد أيضاً من مشاكل خطيره فى الجهاز الهضمى كالأسهال بسبب الرمال |
- Bu hata sis nedeniyle telegraf... ..tarafından yanlış yorumlandı | Open Subtitles | اشاره لاسلكيه قد ترجمت خطأ بسبب الشبوره كان ذلك الخطأ |
Saldırı nedeniyle bu polis hakkında suçlamada bulunmak istiyor musunuz? | Open Subtitles | هل تريد تقديم شكوى ضد هذا الرقيب بسبب إهانتك ؟ |
47 Poppa, kötü hava şartları nedeniyle tüm uçuşlar iptal. | Open Subtitles | 47 بوبا، بسبب طقس غير ملائم نحن نلغي كل الرحلات. |
Bu nedenle fırtınalarla mücadele ederek... kurtlarla dövüşerek, bunlaraı yaparken... kuzey ışıkları nedeniyle gözlerimi kısmak zorunda kalarak Laponya'ya ilerledim! | Open Subtitles | فزحفت نحو هذا المكان البعيد عبر العواصف الثلجية وتصارعت مع الذئاب بالطريق أنظر لطريقي وأنا مغمض العين بسبب أضواء الشمال |
Küresel çevremizdeki köklü değişimler nedeniyle bugün, bu öğelerde açılımlar yaşanıyor. | TED | اليوم ، كلّ من هذه العناصر في تفتح نتيجة للتغيّرات الكبيرة في المسرح العالمي. |
1982 yılında bir dağcılık kazası geçirdim, donmaya bağlı doku hasarı nedeniyle iki bacağımın da kesilmesi gerekti. | TED | عام 1982، وقع لي حادث أثناء تسلق الجبال، وكان لا بد من بتر كلتا ساقي نتيجة لتلف الأنسجة الذي سببه الصقيع. |
Öncelikli sebebi sera gazları nedeniyle mevsimsel deniz buzu oranındaki düşüş. | TED | ويرجع ذلك أساسًا إلى انصهار الجليد البحري الموسمي، وهذه نتيجة مباشرة للغازات الدفيئة البشرية. |
Irkı nedeniyle hastaneye yatışı reddedildi. | Open Subtitles | ولقد رفضوا ايداعها فى تلك المستشفى لأسباب عنصرية |
Washington Askeri Savcılığında göreve atanmanı sağlayacağım... ..sağlık sorunların nedeniyle. | Open Subtitles | سأتركك تقدّم طلب للحصول على إعادة المهمة إلى ممثل النيابة العامة الجنرال كوربس لأسباب المرض. |
- Tüm bilgiler Ulusal güvenlik nedeniyle kaldırıIdı. | Open Subtitles | عن هذا الموضوع نقحت.. لأسباب تتعلق بالأمن القومي |
Ciddi olarak yaralanması nedeniyle hala seyahat edecek durumda değil. | Open Subtitles | نظراً لخطورة جروحه فهو مازال غير لائق بشكل كافى للسفر |
Hapishanedeki aşırı nufüs nedeniyle, bu çocuklara kaçması için şans vereceğiz. | Open Subtitles | نظرا لاكتظاظ السجون ، نحن سنمد هؤلاء الصبية هنا فرصة للهروب. |
Jonathan Thorne'un patlamada oluşan yaralanmalar nedeniyle öldüğü sabit görüldü. | Open Subtitles | جوناثان ثورن مات بسبب الإصابة التي لحقت به جراء الإنفجار |
Fakat, bir çok astronom tarafından yörüngesinde bulundukları yıldızın bir pulsar olması nedeniyle ayrı kategoriye alınmasında hemfikirlerdi. | Open Subtitles | ولكن نظرًا لأنها تدور حول هذه النجوم الغريبة يصنف كثير من علماء الفلك الكواكب التابعة للنجوم النابضة تصنيفًا مستقلاً |
Demek istediğim güvenlik nedeniyle... Langley isimlerle numaraları birlikte göstermez. | Open Subtitles | لأغراض الأمن، لانجلي لا يضع الأسماء إلى الأعداد، |
Ama dönüşüm nedeniyle az daha ölüyordun. | Open Subtitles | و لكن كنتيجة للتحويل, شارفت على الموت تقريبا |
Pekâlâ ama güvenlik nedeniyle mesajı benim yazmam gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً لكن لدواعي امنيه يجب ان اكتب الرساله |
-Katilin fiziksel bir özelliği nedeniyle onu nerede görse tanıyacağını söylemişti. | Open Subtitles | وبسبب بعض الصفات الجسدية, فانه يستطيع تمييز القاتل فى اى مكان. |