Kendi normalliğimi kurmaya niyetliyim. Ama bu hiç kolay olmayacak. | Open Subtitles | أنوي بناء حياتي الطبيعية ولكنه امر ليس بالسهل |
Majesteleri, babanız izin verince evime dönmeye niyetliyim. Evine mi? | Open Subtitles | مولاي، عندما يعتقني والدك فأنا أنوي العودة للوطن |
Evvelden bana karşı kullanılmış olan yolları kullanmaya niyetliyim. | Open Subtitles | أنوي استخدام الأدوات التي كانت تستخدم ضدي |
Beyler, buranın komutasını ben istemedim ama bu bana verildiğine göre ben de bu alayı sınırın en iyi birliği yapmaya niyetliyim. | Open Subtitles | ايها السادة، لم أكن اسعى لهذا الأمر ولكن منذ أسندت لي ذلك أعتزم جعل هذا الفوج ألافضل على الحدود |
Bunu bildiğim tek yolla sona erdirmeye niyetliyim. | Open Subtitles | وأنوي أن أنهيها بالطريقة الوحيدة التي أستطيع القيام بها |
Güzel olan, bütün o yolu uçmaya niyetliyim. | Open Subtitles | الأخبار الجيدة هي، أني عازم تماماً على محاربته طوال فترته. |
Evet, o parçalar zarar görecek olursa da son kuruşuna kadar almaya niyetliyim. | Open Subtitles | نعم, إذا تحطمت هذه المعروضات أنوى القيام بتجميعها |
Majesteleri, babanız izin verince evime dönmeye niyetliyim. Evine mi? | Open Subtitles | مولاي، عندما يعتقني والدك فأنا أنوي العودة للوطن |
Size geri ödemeye niyetliyim her sentini. Asla iyilik istemem ben, bunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | أنا أنوي أنا أعيد لك كل سنت أنا لا أريد حسنه .تعلم |
Hepinizle tek tek tanışmaya niyetliyim, ama o zamana kadar şunu aklınızda tutun: | Open Subtitles | أنوي أن ألتَقي بكُلِ واحِدٍ مِنكُم على حِدَة لكن حتى ذلكَ الوَقت. أبقوا مَبدَاً واحِداً في ذِهنِكُم |
Bilmiyorum ama yanıtları bulmaya niyetliyim. | Open Subtitles | أنا لا أعرف، لكن أنوي الحصول على بعض الأجوبة. |
Bunu fetüs kemiklerindeki DNA ile karşılaştırmaya niyetliyim. | Open Subtitles | أنوي مقارنتها مع الحمض النووي للعظام الجنينية |
Bu ofis, bir gün için yeteri kadar hata yaptı ve kanamayı durdurmaya niyetliyim. | Open Subtitles | ليوم واحد، وأنا أنوي منع تكرار هذا. الان، دعي رجالي |
Verdiğin rüşveti takdir ediyorum ama o odada kalmaya niyetliyim. | Open Subtitles | أنا أقدِر محاولة الرشوة ولكني أنوي البقاء في الغرفة |
Verdiğin rüşveti takdir ediyorum ama o odada kalmaya niyetliyim. | Open Subtitles | أنا أقدِر محاولة الرشوه ولكني أنوي البقاء في الغرفه |
Ama bilhassa beyler, tepeden tırnağa serseri olan herifin Galler Prensinin, peşine düşmeye niyetliyim. | Open Subtitles | وأهمها, سادتي, أني أعتزم على ملاحقة القذر أمير ويلز |
Bak, önceki kaptanları pek bilmiyorum ama ben elimden geldiğince az ölmeye niyetliyim. | Open Subtitles | أنصت، أجهل طبيعة الربابنة السابقين ولكني أعتزم الحدّ من حالات الوفاة. |
DCC'nin onayını aldım, kazanmak için her şeyi yapmaya niyetliyim. | Open Subtitles | لدي تأييد اللجنة الديموقراطية وأنوي أن أفعل كل ما بوسعي للفوز |
Değilim ama aranızdaki en akıllı adam benim ve hayatta kalmamızı sağlamaya niyetliyim. | Open Subtitles | لا ولكني الرجل الأكثر ذكاء هنا وأنوي أن أبقينا أحياء |
sizden hoşlanmıyorum ve asla da sizi tutmayacağım bir yoldan gitmeye niyetliyim. | Open Subtitles | وأنا عازم على تغيير طريقتي معك بحيث أني لن أقوم بتوظيفك |
- Bu durum onun menfaatine. - Bu durumu değiştirmeye niyetliyim. | Open Subtitles | . و هذه الحالة فى مصالحته . حسناً ، أنا أنوى تغير حالتة |
Onun yerine, hayat bana ikinci bir şans verdi, ve tadını çıkarmaya niyetliyim. | Open Subtitles | بدلا من ذلك الحياه اعطنى فرصه اخرى وانا اعتزم ان استفيد منها الاستفادة القصوى |
Diyorum ki onun üzerinde bir etkim var ve bunu kendi faydamıza kullanmaya niyetliyim. | Open Subtitles | أنا أقول فحسب أنّ لديّ بعض القوة عليه وإنّي أعزم على استخدامها لمصلحتنا |
İncil, bir erkeğin ağabeyinin dul eşinin ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini söyler ve ben de böyle yapmaya niyetliyim. | Open Subtitles | وأيضاهناكالانجيل.. في الانجيل ، ذكر ان الرجل يجب ان يعتني بأرملة شقيقه ، وأنا انوي فعل هذا. |
Bu uyarıyı ciddiye almaya niyetliyim. | Open Subtitles | ذلك تحذّير وأنوى أخذُه بجديّة كبيرة |