Öyle bir yerin oğlum için, güvenli olduğunu düşünmüyordum. | Open Subtitles | لم أعتقد أن تلكَ البيئة كانت مكانا آمنا لابني. |
Kazanırsan, gerçek oğlum için ayırdığım tüm parayı alırsın | Open Subtitles | إذا فزت ستحصل على كلّ المال الذي خبئته لابني الحقيقيّ |
Dinle.. benim ve oğlum için yaptığın herşeye teşekkür ederim. | Open Subtitles | أود أن أشكرك علي كل شيء فعلته لي و لإبني. |
Bununla birlikte, umarım oğlum için birşeyler yaparsın, Tomoya için. | Open Subtitles | على أية حال أتمنّى بأن تقوم بشيء ما من أجل ابني تويوما |
oğlum için gelecek hafta randevum vardı. | Open Subtitles | لدىّ موعد معه الأسبوع المُقبل من أجل إبني |
Bu paranın bir doları bile senin olmayacak çünkü oğlum için fidye ödemeyeceğim. | Open Subtitles | أنت لن تري دولار واحد من هذه النقود لأنه لن تُدفع فديه لأبني |
Nasıl yapacağım hakkında hiç bir fikrim yok, Fakat onun düşüncelerine ve benimkinleri toplamaya yeltendim. bu kitabı oğlum için bıraktım. | TED | لم تكن لدي فكرة عن كيفية فعل ذلك لكني ملتزمة بترجمة أفكاره وأفكاري في كتاب، وترك ذلك الكتاب المنشور لولدي |
Babam için yapmadım. oğlum için yaptım. | Open Subtitles | لم أفعل ذلك لأجل أبي بل فعلتُه لأجل ابني |
Bir zamanlar oğlum için bir kahramandım. | Open Subtitles | كان هناك زمن كنتُ فيه بطلة بالنسبة لابني |
- 18 yaşındaki oğlum için bir doğumgünü hediyesi lazım. | Open Subtitles | أحتاج لإيصال هدية عيد ميلاد لابني الذي عمره 18 |
buraya yeni taşındım ve oğlum için bir okul arıyorum. | Open Subtitles | انتقلتُ مؤخّراً إلى هذا الحيّ و... وأبحث عن مدرسة لابني |
Arabayı sen kiralayacaksın gidip oğlum için bebek koltuğu alacaksın sonra da ta buraya kadar dönüp beni alacaksın. | Open Subtitles | ستستأجرين السيّارة و تذهبين لشراء مقعد أطفال لابني ثمّ تقودين كلّ هذه المسافة إلى هنا لتقلّيني |
Bunu babam için yapmadım. Bunu oğlum için yaptım. | Open Subtitles | لم أفعلها من أجل والدي، لقد فعلتها لابني. |
- Yo, hayır. Yani büyük oğlum için entegre matematik sınıfı var. | Open Subtitles | أقصد ، هناك صف الرياضيات المتكاملة لإبني الأكبر سنا |
Tek bildiğim doğru olan neyse oğlum için onu yapacağım. | Open Subtitles | أعلم فقط أنّه يجب عليّ فعل الشيئ الصحيح لإبني |
Lütfen hepsinin oğlum için olduğunu söyleme. | Open Subtitles | لأنكما لا تحملان حقائب نعم، أرجو ألا تكون كل هذه الحقائب لإبني |
oğlum için doğru olanı yapmak zorundaydım. | Open Subtitles | تعلم, أنه عليّ فعل الشئ الصحيح من أجل ابني |
Üzgünüm Peder, misyonerlerin kitabını çaldım, ama bunu oğlum için yaptım. | Open Subtitles | أنا آسفة يا أبت لقد أخذت الكتاب و لكن من أجل ابني فقط |
oğlum için savaştım ve savaşmaktan vazgeçmeyeceğim. | Open Subtitles | لقد قاتلتُ من أجل إبني و لا نيّة عندي أن أوقف القتال |
Ve umutsuzca oğlum için tıbbi yardıma ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | وكنـُـت في أمس الحاجة لأيجاد العلاج لأبني المريض |
En az 100 $ eder. Ama oğlum için saklıyorum. | Open Subtitles | .إن ثمنه قد يكون 100 دولار لكني أحفظه لولدي |
Ben bunu babam için yapmadım, oğlum için yaptım. | Open Subtitles | لم أفعلها من أجل أبي لقد فعلتها لأجل ابني |
Beni duyuyor musun ? Bu olay ailemi dağıtmadan önce de oğlum için mücadele ettim. | Open Subtitles | الآن، قاتلت معركة على إبني قبل أن ذلك مزّق عائلتي إربا إربا. |
Bu işe girdiğim ilk günden beri oğlum için bir risktim. | Open Subtitles | منذ أن انخرطت في هذا العمل وأنا أشكل تهديدًا على ابني |
Gaston birkaç ayak takımının altında ezilmemeli, oğlum için güçIü olmalı. | Open Subtitles | غاتسون عليه ان لا ينحني لتجمهر عليه ان يكون قويا من اجل ابني |
Gördüğünüz gibi kızım için işe yarayan şey, oğlum için neredeyse asla işe yaramaz. | Open Subtitles | فكما تعلمون، ما ينجح مع ابنتي لا ينجح مع ابني ابداً |
oğlum için bunu imzalar mısınız bay Gordon? | Open Subtitles | هل يمكنك ان توقع هذ الاوتوجراف من اجل ابنى سيد جوردون؟ |
Bunu kendim için, Tirzah için değil, oğlum için istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أطلب هذا من أجلي ....."و لا من أجل "تيرزا إنما من أجل أبني |
oğlum için selfie çekinebilir miyiz? | Open Subtitles | أتمانعون إن التقطت صورة معكم لأجل إبني ؟ |
Ve oğlum için en iyisini isterim aynen ailemin benim için istediği gibi. | Open Subtitles | وl يُريدُ أفضل لإبنِي مثل أبويّ أرادَ أفضل لي. |