Aynı insan gibi görünebilir ama o değildir. | Open Subtitles | قد يبدو شكله كذلك الشخص لكنه ابدا ليس هو |
Dışarıdaki bir tanık kaçan birini görmüş. Korkmuş göründüğünü söyledi. Yani muhtemelen katilimiz o değildir. | Open Subtitles | شاهد في الخارج رأى شخصاً يخرج قال أنه بدا خائفاً، لذا ربما ليس هو القاتل |
Belki de sadece o değildir. | Open Subtitles | ربما ليس هو وحده |
Eminim o değildir. | Open Subtitles | انا واثقة انه ليس هو |
Demek istediğim, unvanı almak istiyorsan belki de seni götürecek kişi o değildir. | Open Subtitles | اذا اردت الوصول الى اللقب هو ليس الشخص الصحيح لايصالك |
Herhalde o değildir... | Open Subtitles | من المحتمل ليس هو |
Hayır, o değildir. | Open Subtitles | *لا انه ليس هو .. |
Belki o değildir. | Open Subtitles | ربما ليس هو |
Belki o değildir. | Open Subtitles | ربما ليس هو |
o değildir. | Open Subtitles | ليس هو |
Aşk o değildir Danny. | Open Subtitles | هذا ليس هو الحب (داني) |
Belki de o değildir. | Open Subtitles | ربما ليس هو. |
-Belki o değildir | Open Subtitles | -ربما ليس هو. |
Belki o değildir. | Open Subtitles | ربما ليس هو! |
Belki şu an gerçekten problem yaşadığım insan o değildir. | Open Subtitles | نعم، حسناً ربما هو ليس الشخص الذى أواجه معه مشكله حقيقيه معه الآن |
Belki şu an gerçekten problem yaşadığım insan o değildir. | Open Subtitles | نعم، حسناً ربما هو ليس الشخص الذى أواجه معه مشكله حقيقيه معه الآن |
Belki de tek korkan o değildir. | Open Subtitles | لربما هو ليس الشخص الوحيد الخائف هنا |