Eğer o kişiyi tanımıyorlar ise, çocuklarına ikramları geri çevirmelerini öğrettiklerini anlattı. Çünkü o kişi kendilerinden daha muhtaç olabilir. | TED | أخبرتني أنهم يعلمون أولادهم أن يرفضوا أي شيء من أي شخص لا يعرفونه لأنه ربما ذلك الشخص يحتاجه أكثر منهم. |
o kişi bir kitap okumaya çalışıyor fakat müzikten ötürü odaklanamıyor. | TED | ذلك الشخص يحاول قراءة كتاب، ولكنه لا يستطيع التركيز بسبب الموسيقى. |
Bazen gerçekten o kişi bulabilirim olan, ne olursa olsun, sizin tarafa. | Open Subtitles | أحياناً يمكنك حقاً ان تجد ذلك الشخص والذي سيقف بجانبك مهما حدث |
Yani eğer o olduğunu söylersem, o kişi suçlu mu bulunacak? | Open Subtitles | إذاً لو قلت بأنه هو هل سيكون ذلك الشخص مذنب ؟ |
Genelde diğerleri için birisi bir böcek öldürürse, o kişi Oppa olur. | Open Subtitles | فى العادة عندما يقوم شخص ما بإصطياد حشرة، هذا الشخص يصبح أوبا. |
Belki o kişi sadece ihtiyacı olduğu için yapmıştır. | Open Subtitles | ربما فقط ذاك الشخص قام بذلك بدافع الضرورة |
Temizlikçiler geldiğinde, bedeni götürülür. Tüm bunlar, o kişi gerçekten yokmuş gibi hissettirir. | TED | طاقم التنظيف يدخل ,والجثة تقاد بعيداً وكل شيء يبدو وكأنما ذلك الشخص لم يكن |
Sonrasında bir hakim, sanık vekili ve bir savcı kendi bilgilerini ortaya koymaksızın o kişi hakkında hayati bir karar verebiliyorlardı. | TED | ومن ثم قاضٍ، ومحام، ومدعٍ عام يتخذون قرارات مصيرية بخصوص ذلك الشخص بدون مساهمته |
o kişi çocuk isterse ne olacak?" | TED | مالذي سيحدث إذا رغب ذلك الشخص في الإنجاب |
Biri naşlanacak ve o kişi ben olmayacağım. | Open Subtitles | شخص ما سيتعلم درساً ولن أكون أنا ذلك الشخص |
o kişi ister ablamın öz babası, ister canavar, isterse Küçük Hanım olsun ablamın ölümünde o kişinin doğrudan dahli olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | سواء ذلك الشخص هو الوحش و والدها البيولوجي أم أنّه أغاشي أعتقد أنّ الأمر سيكون له علاقة كبيرة بموت أختي |
Eğer o kağıdın üstüne isim yazılırsa, o kişi ölür mü? | Open Subtitles | لو كتب اسم شخص على تلك القطعة ، فهل سيموت ذلك الشخص |
İlginç bir şekilde birileri, o kişi hakkında konuşacaktır yanınızda, ve o kişi sizi arayacak veya mektup yazacaktır. | Open Subtitles | وبطريقة أو أخرى، سيبدأ أحدهم بالتكلم معك عن ذلك الشخص أو سيتصل بك ذلك الشخص هاتفيا أو تصلك رسالة منه |
Eğer o kağıdın üstüne isim yazılırsa, o kişi ölür mü? | Open Subtitles | لو كتب اسم شخص على تلك القطعة ، فهل سيموت ذلك الشخص |
Eğer bir ev arkadaşı ötekine, biriyle hiç görüşmeyeceğine dair söz verdirse ama gene de o kişi, onunla beraber olmak istiyorsa sence o kişinin ne yapması gerekir? | Open Subtitles | إذا وعد شخص زميله في السكن بعدم التواجد مع شخص آخر لكنها تريد البقاء مع ذلك الشخص ما الذي تظن أنه عليها فعله؟ |
Kendin olabileceğinden endişe ettiğin o kişi sen değilsin. | Open Subtitles | ذلك الشخص الذي يقلقك أن تكوني عليه ليس ذلك الشخص أنتِ |
Eğer ikimizden birisi .güzel bir kızla çıkmaya başlarsa, o kişi diğerine, kız arkadaşının arkadaşlarını ayarlayacağına dair anlaşma yapmıştık. | Open Subtitles | عقدنا اتفاقا أنا و أنت أنه من يحصل من على صديقة جذابة فإن ذلك الشخص سيطلب من صديقته |
Garip ne zaman kafam o kişi yüzünden karmaşık hâle gelse ortaya sen çıkıyorsun. | Open Subtitles | بشكل غريب عندما أفكر أصبح معقدا بسبب ذلك الشخص اردت أن أخرج |
Madem biri, birkaç arı sokmasıyla iyileşecekse o kişi neden ben olmayayım? | Open Subtitles | ان كان بإمكان شخص ان يُشفى بلسع النحل لماذا لا يكون ذلك الشخص أنا ؟ |
o kişi benim için planladıkları kaderi yaşamak zorunda olsa bile mi? | Open Subtitles | حتي اذا كان يعني ان هذا الشخص سيعاني المصير الذي خططوه لي؟ |
Buna her kim izin verdiyse bulacağım ya o kişi bürodan ayrılacak ya da ben. | Open Subtitles | وإما يتم تسريح ذاك الشخص من المكتب الفيدرالي وإلا سأستقيل. |
Eğer bu üssün dışında kendi evreninize dönmenize yardım edecek biri varsa eminin o kişi o olurdu. | Open Subtitles | وأنا متأكد لو أن أحدا ً خارج هذه القاعدة لديه الموارد لمساعدتكِ على العودة إلى عالمكِ فهو الشخص المنشود |
Her zaman düşünmüşümdür ki, bir kişi veya yer hakkında tüm hikayeleri incelemeden o kişi veya yeri algılamak mümkün değildir. | TED | لقد شعرت دائماً أنه من المستحيل التعامل بشكل صحيح مع مكان أو شخص بدون إستصحاب كل القصص عن ذلك المكان وذلك الشخص. |