Diyelim ki kazanın olduğu gün o kulübede sevgilinizle beraber değildiniz. | Open Subtitles | افترض أنك لم تبقى في الكوخ مع حبيبتك في يوم الحادث |
Düğünü yarın o kulübede yaparız. | Open Subtitles | يا. سيكون لدينا ليكون الزفاف في الكوخ غدا. |
Benim o kulübede olduğumu gösteren bir kanıt var mı? | Open Subtitles | هل هناك أي دليل بأني كنت في الكوخ ؟ |
Beni o kulübede bırakıp gitmesi benim için yaptığı en güzel şeydi galiba. | Open Subtitles | ترك ذلك الكوخ لي كان على الأرجح الشيء الوحيد الجيد الذي فعله لي |
o kulübede uzun süre kalabilirdin. | Open Subtitles | كان يمكنك البقاء في ذلك الكوخ فترة طويلة |
o kulübede tek başına ne yapıyordun? | Open Subtitles | ماذا تفعلين في ذلك الكوخ بمُفردكِ ؟ |
Benim eve git o zaman. Rosie hâlâ o kulübede. | Open Subtitles | حسناً، إذهب إلى منزلي مازال على تلك المقطورة |
Mockingbird'teki o kulübede mi kalacaksınız? | Open Subtitles | سوف تقيمين في تلك المقطورة في "موكينغبيرد"؟ |
Yani her şey değişmesine rağmen Meghan hala o kulübede olabilir. | Open Subtitles | لذا علي الرغم من أنكِ تعرفين أن كل شئ تغير فمن المحتمل أنه ما زال لديه (ميغان) في الكوخ |
Tüm noktalar o kulübede birleşiyor olacak. | Open Subtitles | هذه هى الفكرة من الإختباء في ذلك الكوخ |
Mark Latimer'ın o kulübede patlak bir boru tamir etmediğini söyledin. | Open Subtitles | لقد قلتِ أنّ (مارك لاتمير) لم يقم بإصلاح الأنبوب المنفجر، في ذلك الكوخ على المنحدر |
- o kulübede neler olmuş? | Open Subtitles | ماذا حدث في ذلك الكوخ ؟ |