O mektubu ben yazdım, ama bahsetmekten korktum. | Open Subtitles | انا لم اكتب هذا الخطاب, ولكنى كنت اخشى ان اذكر هذا, |
O mektubu satın almak, cezayı gerektiren bir suçtu, değil mi? | Open Subtitles | شراء هذا الخطاب كان مخالفة اجرامية, اليس كذلك ؟ |
Sadece işin bitince O mektubu imha et, olur mu? | Open Subtitles | فقط تخلّص من هذه الرسالة عندما تنتهي منها هل يمكنك ذلك ؟ |
Sadece O mektubu yazmanın hoş bir şey olduğunu düşündüm ve bu konuda kötü hissetmen gerekmediğini söylemek istedim. | Open Subtitles | ظننتُ فقط كان لطيفاً منكَ أن تكتب هذه الرسالة وأردتُ إخباركَ بأنّه ليس عليكَ أن تشعر بالسوء |
Buradaki ilk gün O mektubu bulmamla. | Open Subtitles | بدأ منذ اول يوم لنا هنا عندما وجدت ذلك الخطاب |
Lilith, O mektubu yazdım ve evine bıraktım ama... | Open Subtitles | ليليث، أنا كَتبتُ تلك الرسالةِ وأنا تَركتُه في الشُقَّةِ لكن... |
Marie, üzgünüm. O mektubu göndermem bir hataydı. Şimdi mi? | Open Subtitles | ماري أنا آسفة كان من الخطأ أن أرسل تلك الرسالة |
Tabii. Kendi kendime konuşuyordum. O mektubu unutmazsın, değil mi? | Open Subtitles | بالطبع لقد كنت اتحدث لنفسى لن تنسى هذا الخطاب اليس كذك ؟ |
O mektubu polise verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | ها ها ها شكرل لك لاعطاء هذا الخطاب الى الشرطة |
O mektubu yazan sizdiniz, değil mi? | Open Subtitles | كان أنتى التى كتبت هذا الخطاب,أليس كذلك؟ |
Hâlâ O mektubu posta kutusuna koymak için vakit var. | Open Subtitles | لكن.. أراهن لا يزال هناك وقت لوضع هذا الخطاب في صندوق البريد؟ |
Yapman gereken tek şey, O mektubu ulaştırmak. | Open Subtitles | كل ما عليك القيام به هو إرسال هذه الرسالة عبر البريد |
Düşündüm ve belki gidip Amir'e O mektubu göstermelisin. | Open Subtitles | اذاً ، لقد فكرت بالموضوع . وربما يجب أن تمضي قدما . وتعطي هذه الرسالة الى المفوض |
Bildiğim kadarıyla, bana O mektubu sen de yazmış olabilirsin. | Open Subtitles | كما أعرف لربما كتبت هذه الرسالة لي |
O mektubu en içten duygularımla yazdım ben. | Open Subtitles | لقد كتبت هذه الرسالة بمشاعر صادقة جداً |
Hiçbir fikrim yok. Ufacık bile. O mektubu okurken beni gördün. | Open Subtitles | لم تكن لدي أدنى فكرة لقد رأيتَ وجهي عندما قرأت ذلك الخطاب |
Gerisini sonra açıklarım ama şu an O mektubu almalıyım. | Open Subtitles | انظر، سأشرح الباقي لاحقا، لكن لابد أن أحصل على ذلك الخطاب حالا |
Ona hiçbir zaman O mektubu benim yazdığımı söylemedim. | Open Subtitles | أنا لم أخبرها أبدا أنني كتبت ذلك الخطاب |
O mektubu başkan yazmadı. | Open Subtitles | الرئيس لم يكَتبَ تلك الرسالةِ. |
O mektubu on yıl sakladım. | Open Subtitles | وفّرتُ تلك الرسالةِ ل10 سَنَواتِ. |
Sen O mektubu bana göstermeyi reddettikçe daha çok düşüneceğim. | Open Subtitles | كلما طال رفضك أن تريني تلك الرسالة , كلما أفعل |
O mektubu, bir daha seni göremeyeceğimi düşünerek yazdım. | Open Subtitles | كتبت تلك الرساله ظنّا أنني لن أراكِ مجدداً |
Oğlumdan O mektubu aldığımda, bir günlük tutmaya başladım çocukluğumda ve hapiste yaşadığım şeyler hakkında ve bunun bana yaptığı da aklımı telafi etmek fikrine açtı. | TED | عندما حصلت على تلك الرسالة من ابني، بدأت في كتابة يوميات عن الأشياء التي مررت بها في طفولتي وفي السجن، وذلك قد فتح عقلي لفكرة الغفران. |