ويكيبيديا

    "o odada" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • في تلك الغرفة
        
    • بتلك الغرفة
        
    • في هذه الغرفة
        
    • بهذه الغرفة
        
    • في تلك الغرفةِ
        
    • في تلك الغرفه
        
    • في تلكَ الغرفة
        
    • بداخل تلك الغرفة
        
    • في هذه الحجرة ينال
        
    • في الغرفة ذلك
        
    • بتلك الحجرة
        
    • فى الغرفة
        
    • فى هذه الحجرة
        
    • فى هذه الغرفة
        
    • في تلك القاعة
        
    Sonra o oteli satın almış. Hep o odada kalmış. Open Subtitles بعد ذلك، إشترى الفندق وأقام في تلك الغرفة إلى الأبد
    - o odada niye kimse uzun süre kalmıyor hiç anlamıyorum. Open Subtitles لا افهم لما لا يبقى احد في تلك الغرفة لوقت طويل؟
    o odada seçim yapan tek kişi bendim, başkası değil. TED وكنت أنا فقط في تلك الغرفة من يتخذ الخيارات، لا أحد غيري.
    Patrick, insanlar misafirliğe geldiğinde ve o odada oturduklarında... utanıyorum. Open Subtitles باتريك , عندما ياتون الناس للزيارة ويجلسون بتلك الغرفة انا احرج
    o odada yaklaşık üç aydır kalıyordum. 15 katlı küçük bir Kore oteliydi. TED وفي هذا الوقت كنت قد قضيت في هذه الغرفة حوالي ثلاثة أشهر، لقد كان فندقا كوريا صغيرا من خمسة عشر طابقا.
    Böylece, odaya girerek o odada hasta yatan kişiye hitaben bir mesaj yazmanız mümkün. Harika bence. TED بحيث أصبح بإمكانك أن تذهب إلى الغرفة وتكتب رسائل للشخص المريض في تلك الغرفة ، ما أجمل ذاك.
    Sadece o odada tek başıma kalabiliyordum. Open Subtitles الوقت الوحيد الذي كنت أختلي فيه بنفسي كان في تلك الغرفة.
    Sana git dedim. o odada yalnız kalmamalı. Open Subtitles قلت أذهبي معها هي لا يجب أن تترك في تلك الغرفة لوحدها
    Böylece, kaçırıldıktan, hapse girip çıktıktan, banka soyduktan ve polisten kaçtıktan sonra, o odada saklanabilsin. Open Subtitles وعندما يُخطف بعد سجنه لسنتين في المكسيك ويسرق بنكا في كارميل وتلاحقه الشرطة يستطيع الإختباء في تلك الغرفة
    Dört gün o odada kalacaklardı ya! Open Subtitles من المفترض أن البقاء في تلك الغرفة لمدة أربعة أيام.
    o odada olan her şeyi sezebilirim. Open Subtitles يمكنني الإحساس بكل ما يجري في تلك الغرفة
    Emma ve ben o odada yalnızdık ama sanki bizimle birlikte birşey daha vardı. Open Subtitles إيما وأنا كنا بمفردنا في تلك الغرفة لكنني أعتقد إنه كان هناك شيء آخر معنا
    Beni tuzağa mı düşürmeye çalışıyorsun annemlerin o odada yapmaya çalıştıkları gibi mi? Open Subtitles هل تحاول إحتجازي كما فعل والداي في تلك الغرفة الصغيرة
    İlk anım o odada uyanmaktı, aniden kendime geldiğim, ama anında konuşmayı bildiğim. Open Subtitles ذاكرتي الأولى هى إستيقاظى في تلك الغرفة فجاء وعى فأق لكنى عرفت فورا كيف اتكلم
    Senin yaşadıkların, o odada bulunanların yaşadıkları ve şahit oldukları şeyler yanında bir hiç. Open Subtitles كلّ من بتلك الغرفة قد سمع أو عاش أسوأ بكثير من أيّ شيء فعلتَه قط
    Kızım, o odada senden başka 2 kadın daha vardı. Open Subtitles يا فتاة , لقد كان معكي اثنين من النساء في هذه الغرفة
    o odada kimin çalıştığını ve deliği kimin kazdığını anladıklarında bakalım kaç sene ceza alacaksınız. Open Subtitles و أرى كم عام أمامكم حتى يكتشفوا أي فريق كان يعمل بهذه الغرفة و حفر هذه الحفرة
    o odada olanların gerçek dünyada hiç bir anlamı yok ki. Open Subtitles الذي حَدثَ في تلك الغرفةِ يعني بأنه لا شيء في العالم الحقيقي.
    o odada yaşanan şey kötü olsaydı, şu an burada olmazdık. Open Subtitles ولن نكون جميعنا هنا , إذا كان الذي حصل في تلك الغرفه أمر سيء
    New York'taki o odada ne oldu? Open Subtitles {\fs36\fad(300,1500)\cH0000FF\3cHFFFFFFComic Sans Ms} "تأمين" ماذا حدث في تلكَ الغرفة بـ (نيويورك)؟
    o odada ölen o kadın değildi. Open Subtitles الموت في هذه الحجرة ينال من تلك المرأة
    O gün o odada sadece bir düşman vardı. Open Subtitles لم يكن هناك سوى عدو واحد في الغرفة ذلك اليوم
    Baş Müfettiş o odada eksik olan şeyi biliyor. Open Subtitles هناك شيئ ناقص بتلك الحجرة سيدي المفتش
    o odada Burroughs'un yanındakinin sen olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم اعرف انه انت التى كنت فى الغرفة مع باروز
    o odada, annem bana geldi, fakat O değildi. Open Subtitles فى هذه الحجرة , امى اتيت الي , كانت ليست هي
    Ama sanki o odada başka birinin varlığını hissettim. Open Subtitles لكن كان يبدو لى أن أحداً آخر كان فى هذه الغرفة
    o odada daha önce defalarca tekrarlanıp söylenenlerden başka bir şey söylemedim. Open Subtitles لم أقل شيء سوى التكرار في تلك القاعة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد