Çatlaklar gördüm. O odanın çökmesi gerekmez miydi? | Open Subtitles | الشقوق التى رأيتها ، هل من المفترض أن تنهار تلك الغرفة فى النهاية؟ |
O odanın seni ne kadar korkuttuğu umurumda değil işinin başına. | Open Subtitles | لا آبه كم ترعبك تلك الغرفة فأنتَ تقوم بعملكَ |
Ve hiçbir şekilde bu bilgi O odanın dışına çıkmayacak. | Open Subtitles | ومهما تكن الظروف لا ينبغي لأيّ من هذه المعلومات مغادرة تلك الغرفة |
Sanırım O odanın en müstehcen eski sahibini unutuyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنك تنسى الساكنة السابقة الأكثر ولعاً بتلك الغرفة |
Bir daha O odanın yanından geçmek zor geldi. | Open Subtitles | لقد كان صعباً على المرور بتلك الغرفة |
O odanın sıcaklığının sabit kalması gerekiyor. | Open Subtitles | درجة الحرارة في تلك الغرفة يُفترض أن تكون ثابتة دائمًا. |
O odanın içindekini alıp kullanmak istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يريدون ما بداخل تلك الغرفة يريدون استخدامه |
O odanın içini görmek isterim. | Open Subtitles | سأســر برؤيــة داخل تلك الغرفة |
O odanın yakınından bile geçmedi. | Open Subtitles | لم يكن في أي مكان بالقرب من تلك الغرفة. |
O odanın düzenini, osteoporoz kertenkelenin kemik yapısı kadar iyi biliyorum ben. | Open Subtitles | أعرف تصميم تلك الغرفة جيداً كما أعرف البنية العظمية لسحلية "أوستيوبوروسيس". |
O odanın yerini bulmamız şart. | Open Subtitles | علينا أن نجد تلك الغرفة. |
O odanın parasını biz ödedik. | Open Subtitles | دفعنا ثمن تلك الغرفة. |
Rafael Solano'nun parmak izlerini O odanın hiçbir yerinde bulamadık. | Open Subtitles | لم يعثر على بصمات (رافاييل سولانو) في أي مكان في تلك الغرفة |