Ben de O yüzden buradayım. Herkes bunu görene kadar bir yere gitmem. | Open Subtitles | لهذا أنا هنا لن أتحرك قبل أن يراني الجميع |
O yüzden buradayım. | Open Subtitles | لهذا أنا هنا منذ 12 عاما و أنا أدرس هذا الرجل |
Evet, biliyorum, O yüzden buradayım. Özür dilemeye geldim. | Open Subtitles | أجل، أعرف، ولهذا السبب أنا هنا جئت لأعتذر |
O yüzden buradayım. | Open Subtitles | وأنتِ تحبيني لذا أنا هنا |
Ama bilirsiniz, tek akrabası bendim. İşte O yüzden buradayım. | Open Subtitles | لكن، أتعلمي انا عائلته الوحيدة ولهذا أنا هنا |
Hayır. Bunun sözünü veremem, Joel, çünkü O yüzden buradayım. | Open Subtitles | كلا، لا استطيع ان اعدك بهذا، جول لأن هذا سبب وجودي هنا |
Bende de bu uygulama var. O yüzden buradayım. | Open Subtitles | انا لدي هذا التطبيق كذلك هذا هو سبب وجودي هنا |
Evet, yarınki doğum günüm için büyük aile saçmalığından yapmak istiyorlar, O yüzden buradayım. | Open Subtitles | نعم، أنها تريد أن تفعل ككل كبير شيء هراء الأسرة السعيدة لعيد ميلادي غدا، لذلك أنا هنا. |
O yüzden buradayım bulana kadar da burada kalacağım. | Open Subtitles | لذلك انا هنا وسأظل هنا حتى أعرف ذلك |
O yüzden buradayım. Max geri dön. Yarın onlara bakman için sana ihtiyacım var. | Open Subtitles | لهذا انا هنا , ماكس , ارجعي اريدكي ان تبقي مع الاطفال غدا |
Senin araman beni uyandırdı, ben de sana yardım etmeye geldim. O yüzden buradayım. | Open Subtitles | أيقظني إتصالك يا رجل، جئت إلى هنا لمساعدتك، لهذا أنا هنا. |
Oh, o zaman evet, sanırım O yüzden buradayım. | Open Subtitles | أوه، حسناً، ثم نعم، أحزر لهذا أنا هنا. |
Benim yok. O yüzden buradayım. | Open Subtitles | . أنا ليس لدي حياة ، لهذا أنا هنا |
Kızım çok tehlikeli. O yüzden buradayım. | Open Subtitles | ابنتي خطيرة جداً، لهذا أنا هنا |
O yüzden buradayım. | Open Subtitles | لم يرد على هاتفه. لهذا أنا هنا. |
Bunu biliyorum, ve O yüzden buradayım. | Open Subtitles | أعرف هذا و لهذا أنا هنا |
O yüzden buradayım. | Open Subtitles | ولهذا السبب أنا هنا. |
O yüzden buradayım. | Open Subtitles | ولهذا السبب أنا هنا. |
- O yüzden buradayım. | Open Subtitles | ولهذا السبب أنا هنا. |
Bir sorunum var, O yüzden buradayım. | Open Subtitles | لديّ مشكلة، لذا أنا هنا. |
2 cinayeti itiraf etmek istediğini söyledi, O yüzden buradayım, Danny. | Open Subtitles | يقول بأنه يرغب في الأعتراف على أرتكاب جريمتي قتل (لذا أنا هنا ، (داني |
Bana, aklıma bir şey yaptın. O yüzden buradayım. Ne yaptığını söyle. | Open Subtitles | لقد قمت بشئ لي ، لعقلي ، ولهذا أنا هنا اخبرني بما فعلته . |
O yüzden buradayım. | Open Subtitles | و هذا سبب وجودي هنا |
- Ben de O yüzden buradayım. Gitmen gerek, Sarah. | Open Subtitles | هذا هو سبب وجودي هنا يا (سارا), يجب أنْ ترحلوا |
Çünkü bana atınızı eğitmem için çok fazla para veriyorsunuz, ...O yüzden buradayım, ...sadece bu. | Open Subtitles | ولأنك تدفع لي الكثير من المال لقاء تدريبي حصانك لذلك أنا هنا السبب الوحيد |
Oğluma hatamı affettiriyorum. O yüzden buradayım. | Open Subtitles | أنا اقوم بالتعويض لذلك انا هنا |
O yüzden buradayım, Senatör. | Open Subtitles | لهذا انا هنا سيناتور |