Şu an Scott Walker'ın bulunduğu bir gazete ofisinin önünde küçük bir eylem başlamış. | Open Subtitles | هنالك احتجاج صغير أمام مكتب جريدة اخبارية حيث يتواجد سكوت والتر هناك. |
Şurada, kumandanın ofisinin önünde durdu Eberl'in yanına birini yolladı ve onu şu sözlerle selamladı; | Open Subtitles | وقف هنا أمام مكتب قائد المعسكر وطلب من الدكتور ايبيرل ان يأتي وحياه بهذه الكلمات... |
Bu resim bir saat önce Morimoto'nun ofisinin önünde çekildi. | Open Subtitles | (حصلنا على هذه الصوره خارج مكتب (مورومتوز قبل ساعة من الآن |
Bunca insan Mike'ın ofisinin önünde ne yapıyor? | Open Subtitles | مالذي يفعلونه هؤلاء الناس خارج مكتب (مايك) ؟ |
Senden bir saat sonra onu ofisinin önünde sıkıştırdık. | Open Subtitles | نعم لقد قتلناة خارج مكتبة بعد ان اصطحبناك بساعة |
Senden bir saat sonra onu ofisinin önünde sıkıştırdık. | Open Subtitles | نعم لقد قتلناه خارج مكتبة بعد ان اصطحبناك بساعة |
House'un ofisinin önünde. | Open Subtitles | (أمام مكتب (هاوس |