ويكيبيديا

    "okumasını" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يقرأ
        
    • يقرأها
        
    • يقرأه
        
    Yabancıların bu kelimeleri okumasını istemem bu, kalbinin derinliğinden dökülen hoş kelimeleri. Open Subtitles لا أحبذ أن يقرأ الغرباء ما كان حميماً و ما كان من الكلمات الحسنة النابعة من قلبك
    İnsanların bu yazıyı okumasını istiyor musun? Çok yumuşattın. Open Subtitles إذا أردت أن يقرأ الناس هذا فأكثري مِن الإثارة فى المقالة
    Her gün en az üç sayfa okumasını sağla. Open Subtitles احرص على أن يقرأ ثلاثة صفحات على الأقل كل يوم
    bu yüzden Kira'nın L'in böyle okumasını istediğini sanmıyorum. Open Subtitles وأجد من الصعب التصديق أن كيرا أراد من إل أن يقرأها هكذا
    Bugünlerde yardımcım gazeteden ne okursa onu biliyorum ve çok gerekmedikçe de okumasını istemiyorum. Open Subtitles في هذه الأيام أنا أعرف ما يقرأه لي خادمي من الجرائد فقط و أنا أحاول أن لا أجعله يفعل هذا إلا في حال الضرورة القصوى
    okumasını isteyen sendin. Sonrada onu gerdin. Open Subtitles أنت التي طلبت منه أن يقرأ ثم جعلته يشعر بالتوتر
    O insanların üzerlerinde taşıdıkları işaretleri okumasını biliyor. Open Subtitles إنما أعنى انه كان يعرف كيف يقرأ الناس كيف يقرأ العلامات المطبوعة على
    - Sen okumasını biliyor muydun? Open Subtitles يبدو أن احدهم كان يقرأ مؤخرا وأصبح مثقفاً
    Anlaşılan sadece hoşlandığınız adamların sizi okumasını istiyorsunuz? Open Subtitles إذن لا ترغبين أن يقرأ كتبك سوى رجال تستحسنينهم؟
    - Sen okumasını biliyor muydun? Open Subtitles يبدو أن احدهم كان يقرأ مؤخرا وأصبح مثقفاً
    Size tavsiyem, sunumuzu kısa tutmanız ve okumasını gerektiren çok şeyin olmaması. Open Subtitles نصيحتي أن تجعل عرضك قصير ولا تطلبه أن يقرأ كثيرًا
    Fakat neticede senaryoyu önyargısız okumasını isteriz. Değil mi? Open Subtitles ولكن بعد كل هذا نريده أن يقرأ النص بعقلِ مفتوح، أليس كذلك؟
    Konserve etiketi okumasını bile dinleyebilirim. Open Subtitles استطيع سماعه يقرأ الملصق علي علبة حساء بهذه اللكنة
    Örneğin; O zamanlar çok utangaçtım, ve aslında şu an da birine bana cinsel içerikli bir şeyi sesli okumasını istemek için çok utangaçım. TED على سبيل المثال، كنت حينها خجولا جداً وأنا فعلا ما زلت أخجل أن أطلب من أي شخص ان يقرأ لي المواد الجنسية الفاضحة بصوت عال.
    - Sesli okumasını istedim, sonra beni öldürmeye kalktı. Open Subtitles - لا أدري، طلبتُ مِنهُ أن يقرأ لنا - و فجأةً حاولَ أن يقتلني - تباً لَك يا رجُل -
    okumasını bilmez misin, göt? Open Subtitles هل بالإمكان أن حمارك القذر يقرأ حتى؟
    Benden kanıt istedi. Ona, senin günlüğünü okumasını söyledim. Open Subtitles لقد أراد برهاناً فأخبرته أن يقرأ مفكرتك
    Bilgisayarın düşüncelerimi okumasını sağlıyor ve seninle konuşuyorum. Open Subtitles يقرأ أفكاري وبعدها يتحدّثُ إليكِ.
    Hepimiz diğer insanların okumasını ... istemeyeceğimiz böyle özel şeyler yazarız. Open Subtitles من عادتنا جميعاً كتابة الأشياء في خصوصية ولن نرغب أن يقرأها الآخرين
    Ama kesinlikle başka birinin daha okumasını istemem. Open Subtitles ولكنى بالطبع لاأريد احد آخر ان يقرأها
    Burada yaşayan birinin okumasını istiyor. Open Subtitles انه يريد ان يقرأه شخص هنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد