Siz beyler bu akşam olağandışı bir şey gördünüz mü? | Open Subtitles | هل رأيتم أيها السادة أي شي غير عادي هذه الليلة؟ |
Kuluçkanın ve yavru büyütmenin tüm sorumluluğu almak bir erkek için olağandışı bir davranıştır. | Open Subtitles | هذا سلوك غير عادي بالنسبة لذكر، يتولى مسئولية كاملة للاحتضان ولتربية الصغار. |
O özeldi, o eşsizdi, her açıdan olağandışı bir adamdı. | Open Subtitles | وكان مميزا , كان فريد من نوعه. وكان غير عادي في شكل من الاشكال |
Sana göre şu an tarihsel olarak olağandışı bir şeylerin ortasında mıyız? | TED | هل نحن في وسط شيء غير معتاد تاريخياً من وجهة نظرنا |
Bu adinin kayıp ilan çıkar da, gelip buraya soru sormaya falan gelirlerse olağandışı bir şey olmamış olacak. | Open Subtitles | وبهذه الطريقة، هذا المختل يصبح مفقوداً أي شخص يأتي سائلاً لن يكون هناك أي شيء خارج عن المألوف |
Orada mükemmel bir hayatımız vardı, ve olağandışı bir şey yapmaya karar verdik. | TED | عشنا حياة رائعة هناك، وقررنا أن نفعل شيئا غير إعتيادي. |
- Darryl Weaver. Bay Weaver, dün gece olağandışı bir şey gördünüz mü? | Open Subtitles | السّيد ويفير، رأيت أو يسمع أيّ شئ غير عادي ليلة أمس؟ |
Evet, ama burada olağandışı bir şey yok, değil mi? | Open Subtitles | حسناً , لكن لا يوجد شئ غير عادي هنا , صحيح؟ |
-Son zamanlarda dikkatinizi çeken olağandışı bir şeyler gördünüz mü? | Open Subtitles | و أنت ، هل لاحظت شيئا غير عادي في الآونــة الأخيرة ؟ |
Ameliyatım sırasında olağandışı bir şey oldu mu? | Open Subtitles | هل حدث شيء غير عادي إبان إجراء العملية ؟ |
Ameliyatım sırasında olağandışı bir şey oldu mu? | Open Subtitles | هل حدث شيء غير عادي خلال إجراء العملية ؟ |
Ameliyatım sırasında olağandışı bir şey oldu mu? | Open Subtitles | هل حدث شيء غير عادي إبان إجراء العملية ؟ |
Taşrayı beğenmemek bir arkeolog için olağandışı bir şeydir. | Open Subtitles | غير عادي بالنسبة لعالم آثار لا يحب الريف |
Döndüğünüzde olağandışı bir durum gördünüz mü? | Open Subtitles | هل لاحظتِ أيّ شيءٍ غير عادي بعدما رجعتِ؟ |
Bu akşam olağandışı bir şey gördünüz mü beyler? | Open Subtitles | هل رأيتم أيها السادة أي شي غير عادي هذه الليلة؟ |
Bu fotoğraflarda polislerle alakalı gözüne takılan olağandışı bir şey oldu mu? | Open Subtitles | ألاحظتَ شيئاً غير عادي فيما يخصوص أولئكَ الشرطيون بالصورة؟ كلاّ. |
olağandışı bir şey olsa söylerdi diye düşünüyorum. | Open Subtitles | فكرت أنه قد يذكر لك شيئاً غير معتاد حدث معه. |
Ev ve büro telefonuna bağlandım. olağandışı bir şey yok. | Open Subtitles | لقد إتصلت بهاتف المنزل والمكتب، ليس ثمّة شيء خارج عن المألوف. |
Sence felç mi geçirdi? Ameliyatta olağandışı bir şeyler var mıydı? | Open Subtitles | وهل كان هناك شيء غير إعتيادي بالإجراءات ؟ |
Mermilerin izlediği yola bakarsak, ikisinin de olağandışı bir alt açıdan ateşlendiğini söyleyebiliriz. | Open Subtitles | و بالإستناد إلى تلك المسارات، فإن كلتيهما أُطلقت من زاوية منخفضة غير إعتيادية. |
Sabah gazetelerini okuduğunuzda geçen hafta olağandışı bir gün yaşadığıma dair bir haberle karşılaşabilirsiniz. | Open Subtitles | عندما تقرأ جريدة هذا الصباح ربما تصادفك مقالة عن اليوم غير العادي الذي مريت به الأسبوع الماضي |
Evet. Aile bireylerinde olağandışı bir hastalık görüldü mü? | Open Subtitles | هل أصيب أحد من أفراد عائلتك بمرض غير عادى ؟ |
Davranışlarında olağandışı bir durum fark ettin mi? | Open Subtitles | -ألاحظتِ شيئا غير عاديّ بسلوكهم؟ |
olağandışı bir şey yok Uyuyan Güzel. | Open Subtitles | لا شيء خارج عن العادة أيتها الأميرة النائمة |
Bu ufak ampul olağandışı bir durum olduğunu gösteriyor, mesela bir arıza. | Open Subtitles | يبدو كمصباح متوهج صغير صُمِّم ليدل على شئ خارج عن المألوف، مثل خلل ما |