Adamlarım peşimizde. Eski ordu elemanları. Kısa sürede burada olacaklardır. | Open Subtitles | رجالي يلحقون عسكريون سابقون , سيكونون هنا قريباً |
Tutukluları korumaya alın. Belki de daha etkili bir yem olacaklardır. | Open Subtitles | احرسوا الأسرى، أعتقد بأنهم سيكونون طعمًا أكثر فعالية |
Bence süs bebeği olmadığını öğrendiklerinde memnun olacaklardır. | Open Subtitles | أعتقد بانهم سيكونون سعيدين عندما يعلمون أنك لستِ حلوى الخطمى |
Tabii ki, çok tedbirli olacaklardır. | Open Subtitles | نعم، بالطبع. هم سَيَكُونونَ رصينون كلياً. |
Yani bebeğinizi yüksek derecede şekerli gıdalarla erken yaşta tanıştırırsanız bağımlısı olacaklardır. | Open Subtitles | إذا،لو بدأ طفلك مبكرا على الأطعمة عالية السكر سيصبحون مدمنين |
Size gerçeği söylemekten oldukça mutlu olacaklardır. | Open Subtitles | من الصف. سيكونون أكثر من سعداء لرؤيتك مباشرةً. |
Bu adamı yakaladığımızda daha mutlu olacaklardır. | Open Subtitles | سيكونون أسعد كثيراً عندما نمسك بهذا الفتى. |
Işığı Getiren için döndüklerinde daha da güçlü olacaklardır. | Open Subtitles | عندما يعودون لجالب الصوء سيكونون بقواهم الكاملة |
Kızı bana senin gönderdiğini biliyorlar yani bizi bekliyor olacaklardır. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أنك أرسلتيها إلي سيكونون في انتظارنا. |
Silah sesleri kaleden duyulduysa gelişimize hazır olacaklardır. | Open Subtitles | إذا سمعوا طلقاتنا في القلعة, سيكونون على أهبة الإستعداد. |
Zindandan kaçışımızdan sonra tetikte olacaklardır. | Open Subtitles | وبعد اقتحامنا سيكونون في حالة تأهّب قصوى |
Eminim buna tanık olan çocuklar iyi olacaklardır uygun tedaviyi gördükleri takdirde elbette. | Open Subtitles | أنا واثق بأن الأطفال الذين شهدوا الحادثة سيكونون بخير تعلمين، بالعلاج المناسب |
Onları orada ölüme terk ettiğimizi düşünüyorlarsa muhtemelen yanaşmaya çalışacağımız bir sonraki istasyonda olacaklardır. | Open Subtitles | إن كانوا يعتقدون بأننا سوف نركتهم هناك ليموتوا سيكونون على الأرجح في المحطة التالية التي نحاول أن نرسو فيها |
Veterinerde harika olacaklardır, ayrıca nalbantla da, ama onu süremezsiniz. | TED | سيكونون بأحسن حال مع الطبيب البيطري , أو مع صانع الحذوات , ولكنك لا تستطيع إمتطاءه . |
En geç yarına burada olacaklardır. | Open Subtitles | سيكونون هنا قبل الغد على أقصى تقدير |
Onlar için yaptığın herşeyden sonra, minnettar olacaklardır. | Open Subtitles | لكل ما فعلنية من أجلهم , سيكونون ممنونون لكي . |
Bence onlar minnetar olacaklardır. | Open Subtitles | اما أنا فأعتقد بأنهم سيكونون ممتنين |
Sana birşey söyleyeceğim, bensiz daha iyi olacaklardır, gerçekten. | Open Subtitles | أأخبرك شيء إنهم سيكونون أفضل من دونى |
Ama tehditleri bırakırsan daha anlayışlı olacaklardır. | Open Subtitles | لَكنَّهم سَيَكُونونَ قابلون أكثر إذا تُوقفُ التهديداتَ. |
Bensiz daha mutlu olacaklardır. | Open Subtitles | سيصبحون أفضلٌ حالاً إن لم أكن بالجوارِ |
Hepsi farklı şok seviyesinde olacaklardır, ama alabileceğiniz herhangi bir bilgi bu şüphelileri anlamamızda kilit rol oynayabilir. | Open Subtitles | سوف يكونوا في مستويات مختلفة من الصدمة لكن أي معلومات قد تحصلون عليها قد تكون مهمة للإمساك بهؤلاء المشتبه بهم |
Eğer Kahinler bunu yapacağımızı tahmin ederlerse orada bizi bekliyor olacaklardır. | Open Subtitles | إذا تنبىء العرًافون ماذا سنفعل سوف يكونون هناك بإنتظارنا |