Üsse bir numune gönderene kadar hiç birşeyden emin olamayacağız. | Open Subtitles | لن نكون متأكدين من هذا حتى نرسل عينة من هذا للقاعدة |
Ve şu ana kadar kazandığımız parayı harcamak için burada bile olamayacağız. | Open Subtitles | عندها لن نكون متواجدين لإنفاق ما سبق و جنيناه |
Yani, yemek provasında olamayacağız ama cumartesi günü düğüne kesinlikle geleceğiz. | Open Subtitles | لذا، لن نكون متواجدين عند العشاءالتجريبي، ولكن سنكون متواجدين في الزفاف يوم السبت |
Belki zengin olamayacağız ama sahip olacağımız şeyler olacak. | Open Subtitles | ربما لن نكون اغنياء, ولكن سيكون لدينا شيئاً ما. |
Sanırım göz teması kadar yakında olamayacağız ancak arabada dinleme cihazı olacak. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نكون قريبين جداً لرؤية ما يحصل ولكن السيارة ستكون تحت المراقبة |
Bizler Batista kadar cömert olamayacağız. | Open Subtitles | نحن لن نكون شركاء كريمين . مثلما كان باتيسا |
- Ne var ki, birbirimize asla bundan daha fazlası olamayacağız. Tam şu anda olduğumuzdan. | Open Subtitles | إلا أننا لن نكون لبعضنا البعض مما سنكون عليه الآن فى الوقت الحالى. |
Öyleyse ikimiz arkadaş olamayacağız. | Open Subtitles | اذاً اعتقد اننا لن نكون اصدقاء هنا اليس كذلك؟ |
Eğer Felaket'i durdurmazsak, asla iyi olamayacağız. | Open Subtitles | لو لم نوقف المعطل لن نكون على ما يرام مجدداً |
Ve yarın FBI müdürüyle olamayacağız. | Open Subtitles | و لن نكون نحن غدا مع إدارة المباحث الفيدرالية |
Çoğunluğun iyiliğine olanı araştırırken tarafsız bilim insanları olamayacağız. | Open Subtitles | لن نكون العالمان النزيهان، ندرس حالة من اجل الصالح العام. |
Ama artık sonsuza kadar birlikte olamayacağız. | Open Subtitles | و الآن ونحن لن نكون معا مرة أخرى. |
Evlerimize hiç bundan daha yakın olamayacağız. | Open Subtitles | لن نكون أقرب للبيت أكثر مما نحن الآن |
Bastığımız sürece asla özgür olamayacağız. | Open Subtitles | كلما ضغطنا عليه, لن نكون احرارا للأبد |
Yağma'daki, çünkü yediye kadar orada olamayacağız. | Open Subtitles | في "النهب" نحن لن نكون هناك بحلول 07: 00 |
Bak, zaten yakın dost falan olamayacağız. | Open Subtitles | اسمعى , نحن لن نكون اصدقاء اعزاء |
Kabul edelim hiçbir zaman Vocal Adrenaline gibi iyi dansçılar olamayacağız. | Open Subtitles | لنواجه الأمر لن نكون راقصين بجودة "فوكل أدرينالين" |
Bunu duyduğuma üzüldüm. Kendi mahallemizde asla güvende olamayacağız. | Open Subtitles | يؤسفني سماع ذلك - إذاً لن نكون آمنين في حينا - |
Sonra Tyson tekrar öldürmeye çalışacak ve bu sefer biz orada olamayacağız. | Open Subtitles | و "تايسون" سيكون طليق و يقتل ونحنُ لن نكون هُناك. |
Madem kendimiz olamayacağız, neden evleniyoruz? | Open Subtitles | إذا لا يمكننا أن نكون أنفسنا فلماذا سوف نتزوج؟ |
O etrafta olduğu sürece gerçekten mutlu olamayacağız. | Open Subtitles | , طالما هي هنا لا يمكننا أن نكون سعداء |