Yani ameliyatı yaparsanız hastanın bitkisel hayata girme olasılığı yüksek. | Open Subtitles | اذاً اذا قمنا بهذه العملية هناك فرصة كبيرة ان ينتهي المريض في حالة من الموت الدماغي ؟ |
Bu gidişle, Dr. Kim Jin Keun'un söylediği gibi, koronal boşluğu rahatsız etmesi olasılığı yüksek. | Open Subtitles | (بهذا المعدَّل ، كما ذكَر الطبيب (كيم جين كيون هناك فرصة كبيرة لإفساد التجويف الدموي الوريدي |
-Çünkü onu hareket ettirirsek apandisinin patlama olasılığı yüksek. | Open Subtitles | لأنّ إذا ما حرّكناه فإنّ هناك إحتمال كبير بأنّ رَبطته الحويصلة الصغيرة ستنفجر |
Söylemek istediğim, sana tamamen doğru gelmediyse bir kerelik bir şey olma olasılığı yüksek. | Open Subtitles | ماأقصدههو .. لو لم تشعري بأنه شئ صحيح فهناك إحتمال كبير أنها كانت علاقة عابرة |
Şüphelinin en az bir tanesini esir tutma olasılığı yüksek. | Open Subtitles | احتمال كبير ان يكون الجانى يحتفظ على الاقل بأحدهم |
Ben derim ki hiç kimsenin gelmemesi olasılığı yüksek. | Open Subtitles | ..... انا فقط اقول ذلك لكن هناك احتمال كبير ان يظهر أحد لنا في هذا الطريق |
Planlarımın yaklaşık %60'ında çok korkunç sorunlar çıkma olasılığı yüksek. | Open Subtitles | هناك إحتمال كبير في حدوث خطأ مروّع |