Ama olayların getirdiği acımasız noktada elimde çok daha fazla zaman vardı. | Open Subtitles | لكن فى بعض الخدع القاسية للأحداث لدى الآن وقتاً أكثر بين يدى |
İtalya'nın kuzeyindeki ücra bir manastırda geçen olayların sadık bir belgeleyicisi olmam için. | Open Subtitles | حتى أكون مؤرخاً صادقاً للأحداث التي وقعت في ديرِ بعيد يقع في الجزء الشمالي المُظلم من إيطاليا |
Ekip mağarayı tararken bu tip olayların çevrede sıkça olduğunu söylediler. | Open Subtitles | كما فتشت العمد الكهف, انهم أبلغني أن الحوادث من هذا القبيل ليست غير عادية. |
Ve görünen o ki, bu zincirleme olayların sebeplerinden biri de iklim. | TED | حيث اتضح أن المناخ كان أحد المسببات ضمن سلسلة طويلة من الأحداث. |
Hayatınız boyunca, gündelik olayların fiziğine ilişkin gözlemler yaparsınız. | TED | فقد كنت تلاحظ فيزياء الظواهر اليومية طوال حياتك. |
olayların garip buluşması dikkatinden kaçmamıştır, Clarice. | Open Subtitles | بالتأكيد ، المحور الرئيسي للأحداث وهو السبب لهروب كلاريس |
Ve o duyulara dayanarak beyni daha sonraki olayların kesin ama tam olmayan anılarını oluşturacak. | Open Subtitles | و إستناداً على هذه الحواس سيحاول عقلها بناء دقيق ولكن غير كامل للأحداث التي تلي ذلك الأمر |
Bu kanıtlara dayanarak olayların mantık çerçevesinde yeniden canlandırılması. | Open Subtitles | إنه إعادة ترتيب منطقية للأحداث بالاستناد إلى الأدلة |
olayların doğal bir şekilde meydana gelebilmesi uzun bir süreçtir. | Open Subtitles | طريق مواز للأحداث التي يجب أن تحدث بشكل طبيعي حتى تصبح ممكنة |
Bu son olayların hiçbirinde vampire dönüşen bir tane bile olmadı. | Open Subtitles | لم يتحول أحد لمصاص دماء خلال الحوادث الماضية. |
Akşamki olayların birbiri ile bağlantısı olduğuna dair spekülasyonlar var. | Open Subtitles | هاك اعتقدا بأن تلك الحوادث الليلية مرتبطة ببعضها |
Ama bu sabah bazı uzmanlar olayların bir aldatmaca olabileceğini iddia ettiler. | Open Subtitles | لكن هذا الصباح يقول بعض خبراء المخابرات أن هذه الحوادث قد تكون خدعة |
Son yaşanan olayların ışığında Okul Yönetimi bir karar aldı. | Open Subtitles | وأيضا وفى ضوء الأحداث الحالية وكعبارة عن هدية من المدرسة |
Sezgilerin için sorumluluklar alarak hayatındaki olayların kurbanı olmadığını kanıtlayabilirsin. | Open Subtitles | بتلقي المسؤولية لأفعالك إذاً أنت لست ضحية الأحداث في حياتك، |
Ama elimde biri var, kendini devamlı olayların ortasında buluyor. | Open Subtitles | رغم أن لدي فتى واحد يجد نفسه وسط تلك الأحداث |
Ya da, insanların satın alma alışkanlıklarını gözlemleyebilir ve bu tür olayların insan topluluklarında nasıl yayıldığını izleyebiliriz. | TED | أو مرة أخرى، يمكننا مراقبة سلوكيات الشراء لدى الناس و مشاهدة كيف لهذه الأنواع من الظواهر أن تنتشر داخل الناس |
Çocuklarım, bu gösterilerin, oturma eylemlerinin ve olayların... | Open Subtitles | وأبنائى يعتقدون ان هناك تجارب ...... وأولويات ... وحوادث |
Bu nedenle birçok insan olayların yüzeyinde kalmayı tercih ederler. | Open Subtitles | لهذا يفضل بعض الناس الاكتفاء بالشكل الخارجي للأمور |
Rüyadan farkı, rüyanın gündelik olayların bilinçaltında sıralanmasından ibaret oluşudur. | Open Subtitles | مختلفة تماماً عن الحلم حيث أنها تكون أكثر تنظيماً وترتيباً لأحداث اليوم من قِبل اللاوعي. |
"şimdiyse burası olağan dışı olayların odağı konumundadır". Evet. | Open Subtitles | يعتبر هذا المكان المقدس هو كمركز النشاطات الغير طبيعيه |
Derin, bitmeyen uykusunda... ufak gezegenimizde, daha da ufak olan cumhuriyetimizdeki... olan olayların çevresinde bir uydu gibi daireler çizerek döndü. | Open Subtitles | نوم عميق لا ينتهي لقد احاطت بالأحداث كالقمر الاصطناعي على كوكبنا وحتى في جمهوريتنا الصغيرة |
Ama bu haftaki olayların ışığı doğrultusunda, bu plandan... rahatsızlık duymaya başladım. | Open Subtitles | لكن في ضوء أحداث هذا الإسبوع فلقد أصبحت منزعج بشأن هذه الخطّة |
Olaylar gelişti işte. Ben de kendimi, olayların akışına bıraktım. | Open Subtitles | و قررت أن أسير مع التيار |
- olayların doğru tarafında olduğumu biliyorsun. - Biliyorum. | Open Subtitles | أنت تعرف وأنا على الجانب الأيمن من هذه الأشياء أنا أعلم هاذا |
Böyle önemli olayların olduğu 60'lar, 70'ler, 80'ler gibi dönemlerde büyüdüğüm için şanslıydım. | Open Subtitles | كم انا محظوظ انني ترعرت في 60, 70, والـ 80 وخلال هذه الاحداث |
Böyle olayların gizli kalmaması gerektiğini söylediler ve bence haklılar. | Open Subtitles | قالوا هذه الأحداثِ هَلْ عَزلَ، وأنت عَرفتَ ما؟ هم صحيحون. |
Bu olayların ortasında sen ne yapıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تفعلين في وسط هذه المعمعة, هاه؟ |