ويكيبيديا

    "olduğu yere" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المكان الذي
        
    • حيث يوجد
        
    • للمكان الذي
        
    • حيث يتواجد
        
    • حيث كان
        
    • إلى حيث
        
    • حيث توجد
        
    • حيث كانت
        
    • عندما يكون هناك
        
    • لمكانه
        
    • حيث تكون
        
    • حيث هناك
        
    • أينما يكون
        
    • أين ما
        
    • إلى حيثما
        
    Bana gelince, eskiden serçe parmağımın olduğu yere her bakışımda sizi ve savaşımızı hatırlıyorum. Open Subtitles بالنسبة لي, كل مرة أنظر إلى المكان الذي كان فيه خنصري أتذكركم يا أولاد ومعاركنا مع بعض
    Bu hapın beynine, acının olduğu yere ulaşması için öncelikle midenden, ince bağırsağından ve çeşitli diğer organlarından geçmesi gerekir. TED ولكن حتى يصل ذلك القرص إلى رأسك حيث يوجد الألم يمر أولاً بالمعدة والأمعاء وأعضاء أخرى
    Cleet, anneni ait olduğu yere, evine götür. Open Subtitles كليت، خذ أمك للمنزل للمكان الذي تنتمي إليه
    Yeşil üyeler hedefi belirler ve onları turuncu oyuncuların olduğu yere doğru yönlendirir. Open Subtitles العضو باللون الأخضر يجد الأهداف ويأخدها إلى حيث يتواجد الأعضاء البرتقاليين
    büyüdüğüm yer Teksas, Waco'dan arkadaşlarımın olduğu yere -- bir kaçınızın daha önce orayı duyduğunu biliyorum. Beni ziyarete gelmişlerdi, etrafa bakıp şöyle demişlerdi, TED حيث كان يوجد اصدقائي من مدينة واكو في تكساس , حيث نشأت أعلم أن بعضكم سمع بذلك عندما أتو لزيارتي , تطلعوا حولهم
    baba beni annemin olduğu yere götürmelisin, yoksa gerçekten kötü birşeyler olacak ona Open Subtitles أبي؟ يجب أن تأخذني إلى حيث أمّي، أو أن شيئاً سيئاً سيحدث لها
    Romantizmin olduğu yere dönmek istiyordum. TED اردت العودة الى حيث توجد الشاعرية
    Ve metal tozları harflerin olduğu yere yapışacaktır. Open Subtitles والحلاقة ستلتصق حيث كانت الحروف ذلك رائع.
    Şüphenin olduğu yere, inancı. Open Subtitles عندما يكون هناك شك، الايمان
    Parayı kardeşinin olduğu yere götüreceklerini düşünüyoruz. Open Subtitles كي نتبعهم، نحن نفترض بأنهم سيأخذون النقود إلى المكان الذي يضعون أختكِ فيه
    O parayı bulup ait olduğu yere dönmesini sağlayacağız. Open Subtitles حسناً ، سوف نجد تلك الأموال وسوف نردّه إلى المكان الذي ينتمي إليه
    3 ayağın olduğu yerden ağaç evin olduğu yere bir hat oluşturduk. Open Subtitles لقد أعددنا حبلا ً مِن الشجرة التي عليها البيت عبر المكان الذي قمت بالتصوير عنده مِن إخدود الشجرة
    O çocuğu hızlı paranın olduğu yere koydum. Open Subtitles لقد وضعت ذلك الفتى حيث يوجد مال سهل سريع فقط موجود هناك
    İmkansızı başarmak için bir adam sadece umutsuzluğun olduğu yere umut götürmek için Open Subtitles رجل واحد لإنجاز المستحيل رجل واحد لإعطاء الأمل حيث يوجد اليأس فقط
    Kalbim, hayallerimin olduğu yere doğru yelken açtı. Open Subtitles قلبي يهيم بعيدا للمكان الذي ستتحقق فيه احلامي
    Ait olduğu yere gitmek istiyor. Open Subtitles إنها فقط تريد العودة للمكان الذي تنتمي إليه
    Bizi telefonun olduğu yere götürür. Open Subtitles يطُل علي قاعة الأنتظار و هناك حيث يتواجد الهاتف
    Onu evine götürün. Bunun sadece sıyrık olduğu yere. Open Subtitles أعده إلى البيت، أعده إلى حيث كان هذا مجرد جرح سطحي
    Kâr oranlarıyla. Eğer kâr oranlarıyla para kazanıyorsanız elbette en yüksek gelire sahip insanların olduğu yere gidersiniz. TED وإذا كنت تجني المال من خلال نسب الأرباح فإنك بالتأكيد، ستذهب إلى حيث الأشخاص ذوي الدخل الأعلى
    En çok kadının olduğu yere. Hem de iyi kadınlar. Open Subtitles حيث توجد جميلات أكثر من أي مكان آخر
    Domuzlar kesim için Chicage'ya götürürmüş, ağılların olduğu yere. Open Subtitles كان يأخذ الخنازير للذبح في شيكاغو، حيث كانت حظيرة الماشية.
    Umutsuzluğun olduğu yere, umudu. Open Subtitles عندما يكون هناك يأس، الأمل
    Onu ait olduğu yere götürelim, tamam mı? Open Subtitles فلنعيدها لمكانه الأصلي, اتفقنا؟
    Ve şimdi batıya, durumların daha iyi olduğu yere gidiyorsun. Open Subtitles وأنت الآن متجه للغرب، حيث تكون الأمور أفضل حالا
    Kendi dünyandan ayrılıp benim olmadığım, sevginin... ve barışın olduğu yere gitmeni istiyorum. Open Subtitles أريد أن أترككِ في عالمكِ الخاص حيث هناك الحب و السلام وعدم وحودي
    Paranı ağzının olduğu yere koy. Open Subtitles يا لها من سخافة ضع نقودك أينما يكون فَمّك
    Ama birçok insan olduğu yere kötü bir olay ya da kırık bir kalp gibi şartlar yüzünden ya da hayatlarında planlamadıkları halde olan başka birşey yüzünden gelmişlerdir. Open Subtitles لكن أكثر الناسِ يحضرون إلى أين ما كانو بالظروفِ بكارثةِ أَوبقلب مكسور أَو شيء آخر حدث في حياتِهم
    - Yok. Şeytanları başından kovacaksan şeytanların olduğu yere gitmen gerek. Open Subtitles كلّا، إذا أردتَ طرد الشياطين عليك الذهاب إلى حيثما ذهبوا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد