Arvin, babalık nüansını anlamıyor olabilirim ama emin olduğum bir şey var. | Open Subtitles | آرفين، الفرق الدقيق من إبوة قد يتملّص ني، لكن هناك شيء واحد أنا متأكّد. |
Emin olduğum bir şey varsa o da kafamın artık iyi olmadığı. | Open Subtitles | شيء واحد أنا أعرف على وجه اليقين، أنا لم يعد عالية. |
Çok iyi olduğum bir şey varsa o da yutmak. | Open Subtitles | - حسنا , أنا لاأختنق ابدا هناك شيئ واحد أنا جيد بة |
Bazen hepimiz merak ederiz. Ama emin olduğum bir şey var. | Open Subtitles | جميعنا سنتساءل فى وقت ما لكن هناك شىء واحد أنا متيقن منه... |
Evet olur. İyi olduğum bir şey varsa o da insanları neşelendirmek. | Open Subtitles | بالطبع هذا هو الشيء الوحيد الذي أجيده هو جلب البهجة للناس |
Notlarımla gerçekten iyi olduğum bir şeyi yapmaya çok yakınım. | Open Subtitles | بدرجاتي , أنا قريب لكي أكون غير مؤهل لفعل الشئ الوحيد الذي أجيده |
Ama, emin olduğum bir tek şey var. | Open Subtitles | لكن هناك شيء واحد أنا متأكّد. |
Emin olduğum bir şey varsa o da Savannah ile harika ebeveynler olacağınız. | Open Subtitles | هناك شيء واحد أنا متأكد منه, |
Merak etme. Kadınları becermekten daha iyi olduğum bir şey varsa o da eşcinsel rolü yapmaktır. | Open Subtitles | لاتقلقِ، الشئ الوحيد الذي أجيده أكثر من *** النساء |