| Hem aramızda kalsın, yeni krallığın çantasında bize verilecek çok fazla hediye olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | وبصراحة، فأنا أشك أن المملكة الجديدة تحمل مثل هذه الهدايا لنا |
| Ama bu olayda kralın tavsiyenize ihtiyacı olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | لكني أشك أن الملك بحاجه لنصيحتك بهذا الأمر |
| Annesinin karşılık verdiği zaman ayrılmış olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | و أشك أنها لم تخبرنا عن عراك الأم معها |
| Ama bunun iyi niyetli olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | ربما يكون صحيحاً , لكن أشك بأنه للخير |
| Bizim tarafımızda olduğundan şüpheliyim. Kocası bir alim ve yanlış fikirlere kapılmış bir muhalifti. | Open Subtitles | أشكُ بأن تعاطفها قد يجعلها تكذِب علينا، زوجها كان عالم،وكان مُنشق سياسياً. |
| Burayla Dawson arasında yılın bu zamanında bir doktor olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أنا أشك بأن هناك مروحية بيننا و بين مدينة داوسون في هذا الوقت من السنة |
| Çanta hakkında bilgisi olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك أنه يعلم أي شيء بخصوص الحقيبة السوداء. |
| - Tıbbi kayıtlarına kim ulaşabilir? Tıbbi kayıtlar özeldir. Ama bu hikayenin özel olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | السجلات الطبية سرية يا (جيثرو)، لكن أشك أنّ هذه القصة كانت سرية. |
| Numaramı verirdim ama kostümünde cep olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | سأعطيك رقمي ولكن أشك في أنك تحمل هاتف في هذه الملابس |
| - Sadece avrupa kahvaltısı ve bedava internet için olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك في أنها كانت هنا لتناول الإفطار القاري و خدمة الانترنت المجانية |
| Görünen o ki, önce Strauss'u öldürmeli ve bunun göründüğü kadar kolay olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | يبدو أنه يجب ان نقتل ستراوس اولا و أشك أن ذلك سهل بقدر ما تظنون |
| Müşterinin senin kadar ahlaklı olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | حسنًا، أشك أن عميلك لديه نفس المعايير الأخلاقية العالية التي لديك |
| Bir şey duydun mu? Binanın şartlara uygun olduğundan şüpheliyim. Binayı yakabilirsin. | Open Subtitles | أتسمع شيئا؟ أشك أن هذا المبنى غير آمن قد تحرق |
| Bunun merak uyandıran gazetecilik olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك أن هذا سيجذب انتباه الصحافة |
| Yakın akrabalarından birinin yüksek mevkide olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك أن أي من أقاربه من الطبقة الثرية |
| Bunun casuslukla ilgisi olduğundan şüpheliyim, Tony. | Open Subtitles | لم تكن فكرتي حتى أشك أن هذا له علاقة بالتجسس يا (طوني) |
| Fakat kıçımda lanet olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | لكن أشك أنها تهتم بامتعاضي |
| - Nijer ve Namibya'nın dünyanın üçüncü ve dördüncü büyük uranyum ihracatçısı olmasının tesadüf olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك أنها محض صدفة أن (النيجر) و(ناميبيا) ثالث ورابع أكبر دول العالم في تصدير اليورانيوم |
| Neyse, ona bu antipsikotik ilacı yazmıştım ama faydası olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | على أي حال، لقد وصفت له الدواء المضاد للذهان هذا ولكن أشك بأنه أفاده كثيراً ... |
| Şu anda geri dönebileceğim bir ailem olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشكُ بأن لديَّ عائلة أعود لها الآن |
| Ah canım. Bunu başarabilmenin bir yolu olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أوه ، أنا أشك بأن هنالك طريقة لتحقيق ذلك |
| Hala hayatta olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك أنه مازال حياً |
| Sadako'nun da hayatta olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك أنّ ساداكو على قيد الحياه حتى ! |
| Neyi aradığını düşünürsek doğal sebeple alakalı bir şey olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | - نظراً إلى ما كان يبحث عنه أشك بأن هناك أي شئ طبيعي في موته |
| Çirkin olabilirsin ama bakire olduğundan şüpheliyim. | Open Subtitles | قد تكوني قبيحه ، ولكن أشك في أنك عذراء. |
| Herhangi bir işaret yok, dolayısıyla bomba olduğundan şüpheliyim ama yine de dikkatli ol. | Open Subtitles | لم يُسمع أي شي لذلك أشك في أنها قنبلة لكن اقتربي بحذر |