ويكيبيديا

    "olduğunu duydum" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سمعت أن
        
    • سمعت أنك
        
    • سمعت ان
        
    • سمعت أنها
        
    • سمعت انك
        
    • سمعت بأنك
        
    • سمعت بأنه
        
    • سمعتُ أن
        
    • سمعت انه
        
    • أسمع أن
        
    • سمعت أنه كان
        
    • سمعت أنّك
        
    • سمعت عن
        
    • سمعتُ أنّ
        
    • لقد سمعت بأن
        
    Bu gece ay tutulması olduğunu duydum, belki yukarı bakmalıyız. Open Subtitles سمعت أن خسوف القمر سيحدث الليلة ربما علينا النظر لأعلى
    Fabrikanın üçüncü bir katı olduğunu duydum. Bu doğru mu? Open Subtitles سمعت أن هناك طابق ثالث في المصنع، أهذا صحيح ؟
    Seni görmeyi kabul ettim, çünkü ciddi ve saygıdeğer, biri olduğunu duydum. Open Subtitles لقد وافقت أن أقابلك لأننى سمعت أنك رجل جدى يجب معاملتة باحترام
    Bennet'ın Haydutları'nın, saklanmak için, ...bu civarda gizli bir yerleri olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت ان الحراس بينت اعتادوا ان يملكوا مخبأً في مكان ما هنا
    Son derece vahşi olduğunu duydum... horoz dövüşü gibi, ama bunda insanlar dövüşüyormuş. Open Subtitles لكنني سمعت أنها مسابقة وحشية بلا داعٍ مثل صراع الديوك، وإنما بين البشر
    Yeni birine ihtiyacınız olduğunu duydum, uh-- uh, belki bir iş vardır. Open Subtitles سمعت انك قد تحتاجين الى وجة جديد فقد يكون هناك عمل جديد
    Orada hala, Felsefe Taşı ile ilgili devam eden araştırmalar olduğunu duydum. Open Subtitles لقد سمعت أن أبحاثا كانت تجرى على حجر الفلاسفه في ذلك المكان
    Eski ortağın Jack'in kellesi için bir ödül olduğunu duydum. Open Subtitles إذاً لقد سمعت أن هناك مكافأة علي رأس شريكك القديم
    Allinol mü? Sağ olun beyler, bunun çok yararlı olduğunu duydum. Open Subtitles هذا الوقود شكراً يا رفاق لقد سمعت أن هذه الأشياء مفيدة
    Yeni komşun Ben Faulkner'in evsizlerle ilgili şahane çalışmaları olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت أن جارك الجديد بن فوكنر يقوم بعمل رائع مع المتشردين
    Adli tabibinin aynı zamanda kasabanın çocuk doktoru olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت أن اختصاصي الفحص الطبي هو نفسه طبيب أطفال البلدة.
    Seni görmeyi kabul ettim, çünkü ciddi ve saygıdeğer biri olduğunu duydum. Open Subtitles لقد وافقت أن أقابلك لأنني سمعت أنك رجل جدي يجب معاملتة باحترام
    Gel, çok zeki bir adam olduğunu duydum. Beni neden aradığını merak ettim. Open Subtitles بربك، لقد سمعت أنك رجل ماهر، وأنا في شوق لمعرفة لماذا طلبت لقائي.
    Huzur içinde ölmeme izin vermek yerine 911'i arayan dâhinin sen olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت أنك عبقري التي دعت 911 بدلا من السماح لي يموت في سلام.
    Marvin'in yardıma ihtiyacı olduğunu duydum, ve neden olmasın dedim. Open Subtitles سمعت ان مارفن يحتاج لمساعده لذا انا اكتشفت ,لما لا
    Sırf doğa gezisi yapan deli bir varis olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت أنها وريثة مجنونة لا تقوم سوى بالمسير طوال العام.
    Şimdiki patronumuzu indirmek için biraz askere ihtiyacın olduğunu duydum. Open Subtitles لقد سمعت انك تحتاج الى بعض الجنود لتطيح بزعيمك الحالي
    Senin bir yıldız olduğunu duydum kilise korosunda ve lekeli bir camı yüksek bir notayı okurken kırdığını duydum. Open Subtitles لقد سمعت بأنك نجمة في جوقة الكنيسة وبأن الزجاج تشقق عندما غنيت نغمة عالية بتلك الطريقة تلفت إنتباه الرب
    Bir rehin alma olayı olduğunu duydum. Operasyon bölgesi neresi? Open Subtitles لقد سمعت بأنه تم إحتجاز رهائن أين هو موقع العملية؟
    İsa'nın her fırsat yakaladığında şarap içerek sarhoş olduğunu duydum. Open Subtitles لقد سمعتُ أن عيسى كان يشرب الخمر كلما واتته الفرصة
    Bu gece köyde bir kargaşa olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت انه كانت هناك اثارة في القرية الليلة
    Ben İngilizcenin bu günlerde en ateşli şey olduğunu duydum. Open Subtitles أسمع أن الصراخ بالانجليزي هو الشئ الأكثر اثارة هذه الأيام.
    Hayattayken babamın arkadaşı olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت أنه كان صديق والدي .. عندما كان على قيد الحياة
    Orada olduğunu duydum, iyi misin? Open Subtitles سيري معي سمعت أنّك كنت هناك , أأنت بخير ؟
    bunun hayatın anlamını bulmakla bir ilgisi olduğunu duydum. TED ولقد سمعت عن الحكمة الشهيرة المتعلقة بإيجاد المعنى.
    Gemide yaşam programı ile ilgili bazı endişeleriniz olduğunu duydum. Open Subtitles سمعتُ أنّ لديكِ بعضَ المخاوفِ في برنامج الإقامة في السفينة.
    Ülkenizin, İmparator ile savaşta olduğunu duydum. Open Subtitles لقد سمعت بأن بلادك في حالة حرب مع الامبراطور

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد