ويكيبيديا

    "olduğunu kabul" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الإعتراف بأنه
        
    • تعترف أن
        
    • تعترف بأن
        
    • تعترف بأنك
        
    • تعترف بأنها
        
    • الإعتراف بأن
        
    • الإعتراف بأنكَ
        
    • الاعتراف أن
        
    • الاعتراف بأن
        
    • الاعتراف بأنك
        
    • الاعتراف بأنه
        
    • أعترف أنك
        
    • أعترف أنه
        
    • نفترض أن
        
    • نعترف بأن
        
    Sıra dışı olduğunu kabul etmelisin. Hayvanların Kralı? Tesadüf. Open Subtitles عليكَ الإعتراف بأنه أمر خارق للطبيعة , زعيم الوحوش ؟
    Saklı kilerin olduğunu kabul ediyorsun yani? Yoksa kışı nasıl geçireceksin? Open Subtitles إذا فأنت تعترف أن لديك المزيد، وإلا كيف سيمر عليك الشتاء؟
    - Aklında ne var bakalım? Monica'ya Daniel ile ilişkisi olduğunu kabul ettirebilirsen... Open Subtitles لو كان بامكانك ِ جعل مونيكا تعترف بأن علاقتها الغير شرعية كانت مع دانيال
    Her zaman yapman gereken, senin haksız ve onların haklı olduğunu kabul etmek. Open Subtitles كل ما عليك فعله، أن تعترف بأنك مخطئ وأنها هي دائماً على صواب
    Ama seksi bir kız olduğunu kabul etmek zorundasın. Open Subtitles وعلى أية حال يجب أن تعترف بأنها فتاة مُثيرة
    Oğullarının değersiz üvey bir kızla ilişkisi olduğunu kabul etmek istemediler. Open Subtitles لم يكونا يريدان الإعتراف بأن ابنهم كان على علاقة بفتاة حقيرة متبناة
    Haklı olduğunu kabul etmek istemedim. Open Subtitles لم أرد الإعتراف بأنكَ كنت على حق.
    Anlayışımızın ötesinde güçler olduğunu... kabul etmekte başarısız olacağız. Open Subtitles سنفشل فى الاعتراف أن قوى العمل تفوق فهمنا
    Bana ümit vermesinin sebebi, ilk yapmamız gerekenin, bir problemimiz olduğunu kabul etmek. TED والسبب الذي يعطيني الأمل هو أن أول شيء هو الاعتراف بأن لدينا مشكلة.
    Debra'yı ne kadar korkunç bir durumda bıraktığının farkında mısın? Sırf pasaklı biri olduğunu kabul etmek istemedin diye. Open Subtitles هل تدرك برهابة ماشعرت به ديبرا فقط لانك لا تريد الاعتراف بأنك
    Dindar olduğunu kabul etmek istemiyor ama yanında bir Meryem Ana heykeli taşıyor. Open Subtitles لا يريد الاعتراف بأنه متدين لكنه يحمل معه تمثالاً للعذراء مريم
    Çok meşgul bir insan olduğunu kabul etmek zorundayım ve eminim ki senin çok az ilgini çekebilmek için yaygara koparan insanlar vardır. Open Subtitles يجب أن أعترف أنك رجل مشغول وأنا أعلم أن هناك أشخاص كثيرين يحتاجون الى أهتمامك بشكل خاص
    Yalan söylememi gerektiren bazı nedenlerim olduğunu kabul ediyorum. Open Subtitles أعترف أنه قد يكون لديّ بعض الأسباب للكذب
    Bir boş kümenin tekil kompleks dizisinin sıfıra eşit olduğunu kabul ediyoruz. Open Subtitles نستطيع أن نفترض أن السلسة المفردة تتكون من مجموعة خالية تساوي صفر.
    Sıra dışı olduğunu kabul etmelisin. Hayvanların Kralı? Open Subtitles عليكَ الإعتراف بأنه أمر خارق للطبيعة , زعيم الوحوش ؟
    Yoksa hepimizin içinde bir canavar olduğunu kabul etmek mi istemiyorsun? Open Subtitles أو أنك لا تريد الإعتراف بأنه يوجد وحشاً داخل كل شخصاً منا؟
    Gizlilik konusunda çekincesiz olsanız dahi bunun çok ileriye gitmek olduğunu kabul edersiniz. TED أعني، حتى لو كنت شهماً بشأن الخصوصيّة، آمل أن تعترف أن هذه خطوة متطرّفة.
    O zaman sana yöneltilen suçlamalarda, ...haklılık payı olduğunu kabul ediyorsun. Open Subtitles اذا أنت تعترف بأن هناك بعض المزايا على الاتهامات التي وجهت ضدك.
    Asıl kibarlık senin kalın kafalı olduğunu kabul etmen. Open Subtitles و من اللطف منك أيضاً أن تعترف بأنك أحمق
    Çok çekici biri olduğunu kabul etmelisin. Open Subtitles لابد أن تعترف بأنها امرأة جذابة.
    En azından kızının ve annenin tam olarak aynı görülere sahip olmasında sana da garip gelen bir şeyler olduğunu kabul edebilir misin? Open Subtitles هل يُمكِنُكِ على الأقل الإعتراف بأن هناك شئ غريب جداً عن الطريقه التى ترى بها ابنتك وأمك نفس الرؤى؟
    Haklı olduğunu kabul etmek istemedim. Open Subtitles لم أرد الإعتراف بأنكَ كنت على حق.
    Yine de ihtiyarın haklı olduğunu kabul etmiyorum. Open Subtitles لا زلت أرفض الاعتراف أن الرجل العجوز كان محقا
    Karikatüristlerin editörü ile tanıştım ve ona karikatürün saçma olduğunu kabul ettirdim. Open Subtitles التقيت بمحرر الكاريكاتير لديهم وأجبرته على الاعتراف بأن ذلك الكاريكاتير بلا معنى.
    Uyuşturucu bağımlısı olduğunu ve yardıma ihtiyacın olduğunu kabul etmeni. Open Subtitles الاعتراف بأنك مدمن مخدرات تحتاج إلى المساعدة.
    İyileşme için atılan ilk adım sorunun olduğunu kabul etmektir. Open Subtitles الخطوة الأولى في التعافي هي الاعتراف بأنه لديك مشكلة
    Ama iddiaların bir şekilde doğruysa, ve senin özel birisi olduğunu kabul etmeme rağmen ya da hile olsa da, etkileyici bir şey, beni seni hapse atmaya zorlama. Open Subtitles لكن إذا كانت عروضك حقيقية بشكل ما... فأنا أعترف أنك شخص مميز للغاية. وحتى لو كانت خدعة فهي إذن خدعة تثير الإعجاب.
    Şimdi, tek başına suçluları tutuklama sayının rakipsiz olduğunu kabul etmeliyim. Open Subtitles الآن، من ناحية الاعتقالات من غير طلب تعزيز أعترف أنه لا مثيل لسجلك
    Pekala, pekala, bunun doğru olduğunu kabul edelim. Bu bir şeyi değiştirir mi? Open Subtitles حسناً، دعنا نفترض أن ذلك صحيح، هل كان ذلك سيحدث تأثيراً ؟
    Her şeyden önce, değişmenin zor olduğunu kabul edelim. TED في البداية، دعونا نعترف بأن التغيير صعب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد