ويكيبيديا

    "olduğunu kanıtladı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أثبت أنه
        
    • أثبت بأنه
        
    • لقد أثبت
        
    • أثبت أن
        
    • أثبتت أنّها
        
    • أثبتَ
        
    • أثبت أنّه
        
    • أثبت بأن
        
    • أثبت نفسه
        
    • أثبتت نفسها
        
    • سَيد
        
    Evet, bu gerçekten de bizim en büyük avımızdı ve bu samuray en zor bulunan ve en güçlü av olduğunu kanıtladı. Open Subtitles نعم بالفعل، هذا كان أعظم صيداَ لنا وهذا الساموراي أثبت أنه أعظم و أكثر طريدة مراوغة
    Ruhani avuntu arayışındaki bir Tanrı adamı olduğunu kanıtladı. Open Subtitles أثبت أنه رجل متدين يبحث عن التوجيه و السلوان الروحي
    Rus Hava Gücü tıpkı kendi kara güçleri gibi zapt edilemez olduğunu kanıtladı. Open Subtitles نشاط الطيران الروسي أثبت بأنه منيع بقدر مناعة قواتهم البرية
    Rus hava faaliyeti aynı yer kuvvetleri gibi zapt edilemez olduğunu kanıtladı. Open Subtitles نشاط الطيران الروسي أثبت بأنه منيع بقدر مناعة قواتهم البرية
    Gerçekten. Kira'nın yaşadığını, uzaktan öldürebildiğini ve Japonya'da olduğunu kanıtladı. Open Subtitles لقد أثبت بأن الوفيات كانت جرائم قتل وأن كيرا في اليابان
    Yüzyılın başlangıcında o tüm numaraların dört mod beşe eşdeğer olduğunu kanıtladı. Open Subtitles ‫في مطلع القرن العشرين ‫أثبت أن ذلك ينطبق ‫على كل الأرقام المتكافئة مع أربعة ‫مع باقي خمسة
    CBI'a bir çok olayda önemli bir varlık olduğunu kanıtladı. Evet. Open Subtitles أثبتت أنّها مُفيدة للمكتب في مُناسبات عديدة.
    Profesör bize şiddetin çok doğal bir şey olduğunu kanıtladı. Open Subtitles هو أكثر مِنْ ذلك. الأستاذ أثبتَ إلينا ذلك العنفِ طبيعيُ.
    Ama o muazzam iblis bile senden daha insan olduğunu kanıtladı. Open Subtitles لكن حتى ذلك الشيطان العظيم أثبت أنه أكثر أدميةً منك
    - Bunu söylemek acı verse de akıl almaz bir şekilde etkili biri olduğunu kanıtladı. Open Subtitles بقدر ما يؤلمني قول هذا، ولكن أثبت أنه "فعال" بشكل غير مفهوم
    Noah ile şu anki durumumuzu düzeltmeye çalıştık, ancak Bay Danko epey becerikli olduğunu kanıtladı. Open Subtitles حاولنا (نوا) و أنا اصلاح الوضع الحالي لكن السيد (دانكو) أثبت أنه متعدد المصادر
    Batiatus, tahmin ettiğiniz gibi değersizin teki olduğunu kanıtladı. Open Subtitles باتياتوس) أثبت أنه غير جدير، كما نبهتني)
    Bize yedek öğretmen olarak geldi... ve mükemmel vasıflı biri olduğunu kanıtladı. Open Subtitles ...لقد أتى إلينا كمعلم بديل و أثبت بأنه ثروة رائعة
    Selefi yerini doldurmanın zor olduğunu kanıtladı. Open Subtitles يبدو أن السلف أثبت بأنه صعب الإبدال
    Unalaq öğrenmem gerekeni bilen tek kişi olduğunu kanıtladı. Open Subtitles لقد أثبت أنولاك أنه الوحيد الذي يعرف ما يلزمني لأتعلمه
    Uzay ve zamanın yapısının eğik olduğunu kanıtladı. Open Subtitles أثبت أن نسيج المكان و الزمان مُنعطِف
    Annem hep kalbimdeki iyiliği yaşatmamı söyledi. Ve bu kadın annemin haklı olduğunu kanıtladı. Open Subtitles لطالما قالت والدتي أنْ أبقي الخير في قلبي و هذه الامرأة أثبتت أنّها كانت محقّة
    Ne yaparsak yapalım hiçbir zaman hayatta kalmamızı istemeyeceklerdir. İnsanlığın her nesli gerçeğin bu olduğunu kanıtladı. Open Subtitles مهما فعلنا، سيظلّون إلى الأبد ضدّ نجاتنا و كلّ جيلٍ من البشر أثبتَ هذه الحقيقة
    Bayan Shaw, umarım gizemli arayanımıza yaklaşmışsınızdır. Fazla yanıltıcı olduğunu kanıtladı. Open Subtitles آنسة (شو)، آمل أنّكِ تقتربين من المُتصل الغامض لأنّه أثبت أنّه مُراوغ بشدّة.
    Bay Griffin,Opie'nin yönetim tarzını pek anlamasam da... o daha çok çalışarak senden daha iyi işçi olduğunu kanıtladı. Open Subtitles سيد (غريفين) ، على الرغم من أنني لا أفهم نمط إدارة (أوبي) أثبت نفسه بأنه موظف أكثر كفاءة منك
    Birlikte çalıştığımız iki buçuk yıl içinde de yeri doldurulamaz bir ajan olduğunu kanıtladı. Open Subtitles وفى أقل من سنتين ونصف عملنا فيهم معًا أثبتت نفسها بانها ناشطة لا تقدر بثمن
    Gannicus, bir kez daha arenanın tanrısı olduğunu kanıtladı. Open Subtitles مرة أخرى (جانيكوس) يظهر نفسهُ سَيد للحلبة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد