| Kar zarar tutarının insanlara yardım etmekten daha önemli olduğunu söylüyorsunuz. | Open Subtitles | تقول أنّ الحد الأدنى أكثر أهميّة من مساعدة الناس |
| Deliliğinizin bir oyun mu olduğunu söylüyorsunuz? | Open Subtitles | -إذًا تقول أنّ غرابتك فقط مظهر؟ |
| Yeğeninizin erken bunamadan muzdarip olduğunu söylüyorsunuz. | Open Subtitles | إنك تقولين أن إبنة أختك تعانى من الخرف المبتسر |
| Yani o zaman siz kocanızın karanlık bir tarafı olduğunu söylüyorsunuz? | Open Subtitles | إذاً أنت تقولين أن لدى زوجك جانب مظلم ، أليس كذلك ؟ |
| Siz incilin peri masalı olduğunu söylüyorsunuz o zaman? | Open Subtitles | كنت ستدافعين عن إحداهما ضد الأُخرى؟ إذن أنت تقول أن الكتاب المقدّس حكاية خرافية؟ |
| Senatör Henderson'nın misafiriniz mi olduğunu söylüyorsunuz? | Open Subtitles | إذن أنت تقول أن سيناتور هندرسون) مقيم لديكم ؟ ) |
| Enkazın görüntülerini yayınlıyor ve pilotun Seth Norris olduğunu söylüyorsunuz. | Open Subtitles | إنّكم تبثّون شريطاً عن الحطام وتزعمون بأنّ ذلك هو الطيّار (سيث نوريس) |
| Ip Man'in masum olduğunu söylüyorsunuz; | Open Subtitles | تستمرين بقولِ ذلك "ييب مان) بريء)" |
| Bu güç. Deliliğinizin bir oyun mu olduğunu söylüyorsunuz? | Open Subtitles | -إذًا تقول أنّ غرابتك فقط مظهر؟ |
| Bunun bir gecede olduğunu söylüyorsunuz öyle mi? | Open Subtitles | وأنت تقولين أن هذا حدث بين ليلةٍ وضحاها؟ |
| Demek bu çocuğun iyi olduğunu söylüyorsunuz, ha? Şey, iyi ucuzdur. | Open Subtitles | تقولين أن هذا الفتى جيد هل هو جيد حقاً |
| Sırtında bir yara olduğunu söylüyorsunuz yani? | Open Subtitles | إذاً أنتِ تقولين أن ظهره به ندبة ؟ |
| - Şimdi, elektriksel uyarıların olduğunu söylüyorsunuz | Open Subtitles | - الآن، أنت تقول أن النبضات الكهربائية |
| Enkazın görüntülerini yayınlıyor ve pilotun Seth Norris olduğunu söylüyorsunuz. | Open Subtitles | إنّكم تبثّون شريطاً عن الحطام وتزعمون بأنّ ذلك هو الطيّار (سيث نوريس) |
| Ip Man'in masum olduğunu söylüyorsunuz; | Open Subtitles | تستمرين بقولِ ذلك "ييب مان) بريء)" |