-Siz Albay Zukhov olmalısınız. -Bu bir zevk, General Hammond. | Open Subtitles | لا بد أنك كولونيل زاكوف من دواعي سروري, جنرال هاموند |
Çünkü düşünüyordum da, böyle bir yüzle... siz bir melek olmalısınız, değil mi? | Open Subtitles | لأنني كنت أفكر بأن وجه مثل هذا.. لا بد أنكِ ملاك، أليس كذلك؟ |
Diğerlerinin arasından o küçük, öldürücü iblisi tanıyabilmek için bir sanatçı, bir deli, utanç dolu, melankolik ve çaresiz biri olmalısınız. | Open Subtitles | يجب أن تكون فناناً أو مجنوناً، أو غارقاً فى العار والهوس واليأس كى يستطيع أن يميز أكثر الفتيات شيطنة من وسطهن |
- Daniel benim izimden geldi. - Gurur duyuyor olmalısınız. | Open Subtitles | دانيال إتخذ منى مثلا أعلى له لابد أنك فخور به |
Buna sonsuza kadar minnettar olmalısınız ama size daha fazlasını veriyorum. | Open Subtitles | لذلك يجب أن تكونوا ممتنين إلى الأبد لكن أنا سأعطيكم أكثر |
Şey, buraların değerlenmeye başladığının farkında olmalısınız. | Open Subtitles | حسناً، لابدّ أنك لاحظت أنّ المنطقة في تحسّن مرتفع |
Çok üzgün olmalısınız. Ailenizi ve arkadaşlarınızı mı ziyaret ediyorsunuz? | Open Subtitles | لا بد أنـّكم مـُنزعجين جداً هل تزورون العائلة والأصدقاء ؟ |
Tamam mı? Panoramik bir çekim yapmam gerekiyor ve bir dakika kadar sürecek bu yüzden konsantre olmalısınız, tamam mıdır? | TED | اتفقنا؟ احتاج لأن تكون لقطة شاملة، ولذا ستأخد دقيقة واحدة. لا بد لكم ان تركزوا. |
Ekinlerinizden çok para kazanıyor olmalısınız. | Open Subtitles | لا بد وأنك تجني الكثير من المال من محاصيلك |
Çünkü halen on dört sene önce olduğunuz kişi olmalısınız. | Open Subtitles | لأنك يجب أن تكون نفس الشخصِ عندما كنت 14 سنةً |
O halde, inancınıza sıkı sıkıya bağlı olmalısınız Bay Testwood. | Open Subtitles | إذا عليك أن تكون قويا في إيمانك, يا سيد تيستوود |
Ruh ikizi olmalısınız. Senin yaşça büyük, kadın halin gibi. | Open Subtitles | لابد أن تكون توأم روحها, فهي نسختك الأنثوية الأكبر عمراً |
İştahınıza bakılırsa, tekrar iyileşmiş olmalısınız. | Open Subtitles | بالنظر لشهيتك لابد أنك أصبحت على ما يرام |
Saatlerce pencereden dışarsını seyretmiş olmalısınız. | Open Subtitles | لابد أنك كنت تراقب هذة النافذة لساعات طويلة |
Burada kendinizi çok önemli hissediyor olmalısınız, sanki dünyaya hükmediyormuşsunuz gibi. | Open Subtitles | لا بد أنك تشعر بالأهمية عندما تقف في الأعلى, و كأنك تحكم العالم |
Uçuk zekalılara karşı nazik olmalısınız. | TED | عليكم أن تكونوا لطفاء تجاه العباقرة المعقدين |
Okulda bugün korkmuş olmalısınız! | Open Subtitles | لابدّ وأنَ الأمر كان مرعبًا في المدرسة اليوم |
- Onunla çok gurur duyuyor olmalısınız. - Evet, duyuyorum. | Open Subtitles | .ـ لابد وأنك فخور للغاية به .ـ أجل أنا كذلك |
Hatta daha da kızgın olmalısınız. Siz dünyadaki en iyi anne gibisiniz. | Open Subtitles | في الحقيقة عليك أن تكوني أكثر غضبـا فأنت أفضـل أم في العـالم |
Ve siz, Bay Warfield, direksiyon başında uyuya kalmış olmalısınız. | Open Subtitles | وأنت، السّيد وارفيلد، لا بدّ وأن كان نائم في العجلة، |
Siz gerçek bir kitapsever olmalısınız. Bunları kimlerin adına imzalayayım? | Open Subtitles | لابد انك من محبى الكتب, الى من اكتب الاهداء ؟ |
Eğer bu işe bulaşacağımı düşünüyorsanız sizler, tamamen kaçık olmalısınız. | Open Subtitles | اذا اعتقدت انى سوف اشترك فى هذا فأنت مجنون حتماً |
Siz oldukça güçlü olmalısınız. Herkes hakkında her şeyi bilmek... | Open Subtitles | حتمًا تشعرين بقوّة بالغة، حيث معرفتك كلّ شيء عن كلّ امرئّ. |
şimdiye kadar anlamış olmalısınız bizim raj'ın kötü zamanları başlamıştı | Open Subtitles | أوه لا أوه لا حتى الآن أنتم لابد أنكم فهمتم ان وقت راج السيء قد بدأ |
Böyle iyi bir terfii elde edebilmek için çok zeki olmalısınız. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ ذكيَ جداً للحُصُول على الترقيةِ الجيّدة جداً. |
Açıkçası, seyahat planlarınızı yaparken gelecek sefer daha dikkatli olmalısınız. | Open Subtitles | وصراحة، عليكما أن تكونا أكثر حذراً عندما تخططا للعطلات مجدداً |