Kafamda peruk varsa ne olmuş yani? | Open Subtitles | ارتدي شعراً مستعاراً ، اذن ما المشكل في ذلك ؟ |
Büyük don giyiyor. Ne olmuş yani? | Open Subtitles | ترتدي لبـاسـا داخليـا كبيرا مـاذا في ذلك ؟ |
Evet, donlarım şık. Ne olmuş yani? | Open Subtitles | أجل, ملابسي الداخلية مبهرجة وماذا في ذلك ؟ |
Ben de hemşire olabilirdim. Ne olmuş yani? Tamam. | Open Subtitles | أقصد بإستطاعتي أن أكون ممرضه وماذا في ذلك حسنا |
İdamlıklar ve sapıklar, ne olmuş yani, nasıl olsa ölecekler. | Open Subtitles | محكومٌ عليهم بالإعدام, معتوهون, وإن يكن. استحقوا ذلك على كل حال, صحيح؟ |
Yıkama makinesi kullanmıştır, n'olmuş yani? | Open Subtitles | أحضرتها إلى المغسلة السريعة ، ماذا في ذلك ؟ |
Evet, yalan söyledik ve yakalandık. Ne olmuş yani? | Open Subtitles | إذاً كذبنا و تم الإمساك بنا و ماذا في ذلك ؟ |
Ne olmuş yani? Peki ya bizim hor gördüğümüz her şeyi barındırması gerçeğine ne demeli? | Open Subtitles | وماذا في ذلك , ماذا حول حقيقة أن شاب من هؤلاء الشبان يقف حيث كل الأشياء التي نحتقرها |
Belki tüm korkularımız gerçekleşir. Ne olmuş yani? | Open Subtitles | ربما قد تتحقق جميع مخاوفنا ، وماذا في ذلك ؟ |
Ne olmuş yani? | Open Subtitles | هي طفلة عادية متوسطة الذكاء , ماذا في ذلك ؟ |
Uyku sorunu var. Ne olmuş yani? | Open Subtitles | كانت تعاني من مشاكل بالنوم وماذا في ذلك ؟ |
Yıkama makinesi kullanmıştır, n'olmuş yani? | Open Subtitles | أحضرتها إلى المغسلة السريعة ، ماذا في ذلك ؟ |
Ne olmuş yani? Şimdi de bu polise hayatımı mı borçluyum? | Open Subtitles | وماذا في ذلك أنا ادين بحياتي لذا الشرطي الآن؟ |
Ne olmuş yani? Buralardaki herkesin evinde vardır. | Open Subtitles | لا حرج في ذلك الجميع في الحي لديهم واحدة |
Ne olmuş yani? Sen benim yatak arkadaşımsın ya. | Open Subtitles | ومالمشكله في ذلك أنتي دلو قذفي |
Ne olmuş yani beğenmediğin çiçeklerden geldiyse? | Open Subtitles | وماذا في ذلك حصلتي على ورد لاتحبينه |
- Herkes çok meşguldü. - Ne olmuş yani? | Open Subtitles | الجميع كان مشغول ، وماذا في ذلك ؟ |
Tamam, ondan hoşlanıyorum. N'olmuş yani? Hadi canım. | Open Subtitles | حسناً , إنه يعجنبي ماذا في ذلك ؟ |
İdamlıklar ve sapıklar, ne olmuş yani, nasıl olsa ölecekler. | Open Subtitles | محكومٌ عليهم بالإعدام, معتوهون, وإن يكن. استحقوا ذلك على كل حال, صحيح؟ |
Ne olmuş yani! | Open Subtitles | وما المشكلة في هذا ؟ |
Ne olmuş yani? Burası Amerika. İkimiz de Amerikalıyız. | Open Subtitles | و إن يكن هذه أمريكا أنت أمريكي و أنا أمريكي |
Ne olmuş yani, herkes sarhoştu. | Open Subtitles | وإذاً, الجميع كأن بتأثير الخمر |
Ne olmuş yani? | Open Subtitles | اللعنة وماذا اذاً ؟ |
Ne olmuş yani? Diğer Lucy' lerin daha önce görmediği bir şeyin yok ki. | Open Subtitles | و ماذا فى هذا لن تخفى شيأ يريد الأخرين رؤيته |
- Ne olmuş yani? Seni tanımıyorum. Dur. | Open Subtitles | وما علاقة هذا الأمر أنا لا أعرف من أنت؟ |
"Ne olmuş yani eski bir okul kızıysam" | Open Subtitles | "يا لي من فتاة عتيقة الطراز إذاً!" |