ويكيبيديا

    "olup olmadığını bilmiyorum" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لا أعلم إن كان
        
    • لا أعرف إن كان
        
    • لا أدري إذا
        
    • لا أعرف إذا كان
        
    • لا أعرف إن كانت
        
    • لا اعرف إن كانت
        
    • لا أعلم إذا كان
        
    • لا أعلم إن كنت
        
    • لا أعلَم إن كانت
        
    • لا أدري إن كان
        
    • أنا لا أعرف إذا
        
    • أنا لا أَعْرفُ إذا
        
    • مازال مبكراً معرفة
        
    • لست متاكدة من
        
    • لا أعلم أن كان
        
    Paraşüt burada olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم إن كان هناك مسعفين فى هذا العالم
    Jamal'la bir ilgisi olup olmadığını bilmiyorum ama her ne ise saklamaya çalışıyorsun. Open Subtitles الآن لا أعلم إن كان للأمر علاقة بجمال لكن مهما يكن فإنك تحاول إخفاءه
    Seni özlüyorum, fakat yalnızca bunun yeterli olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لقد اشتقت لك لكني لا أعرف إن كان هذا يكفي
    Bunun açma mı yoksa zum düğmesi mi olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لا أدري إذا كان هذا زر التشغيل أو زر التحكم بالصورة
    Burada başka Dominik asıllı kişilerin olup olmadığını bilmiyorum,ama, Juan Enriquez'in dün burda olduğunu biliyorum. TED لكني لا أعرف إذا كان هنالك أي دومينيكيين هنا . لكن أعرف أن خوان إنريكيز كان بالأمس هنا.
    Şu Laine denen kızın hayatta olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف إن كانت تلك المفقوده حيه أو ميته
    Bunun iyi bir fikir olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لا اعرف إن كانت هذه فكرة جيدة
    Ekibinin buna hazır olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles أنظر لا أعلم إذا كان فريقك مستعد لهذا ولكن ربما من الأفضل أن تنظروا هنا
    Sonuçsuz kalacak bir soruşturmaya girişecek olsaydım, başıma ne geleceğinden haberdar olup olmadığını bilmiyorum? Open Subtitles لا أعلم إن كنت تدرك لكن ما سيحدث لي لو كنت سأبدأ تحقيق فهذا لن يقودني لشيء
    Bunun açma mı yoksa zum düğmesi mi olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لا أدري إن كان هذا زرّ التشغيل أم زرّ التقريب
    Bu ifadelerin yerinde olup olmadığını bilmiyorum ama belki de doğrudurlar. Open Subtitles أنا لا أعرف إذا هذه التصريحات دقيقة لكن ربما أنها صحيحة
    Doğru bir hamle olup olmadığını bilmiyorum, ama en azından bir hamle. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ إذا هو التحرّكُ الصحيحُ أَو لَستُ، لكن على الأقل هو تحرّك.
    Jamal'la bir ilgisi olup olmadığını bilmiyorum ama her ne ise saklamaya çalışıyorsun. Open Subtitles الآن لا أعلم إن كان للأمر علاقة بجمال لكن مهما يكن فإنك تحاول إخفاءه
    Başkanın gerekeni yapmak için kuvveti olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم إن كان الرئيس يملك قوة التحمّل لفعل ما هو ضروري
    AM: Artık sona gelmek istiyorum, siz muhtemelen çok ünlüsünüz -- bunun adil olup olmadığını bilmiyorum -- ama bölgenizden Washington, DC'ye Beto O'Rourke ile seyahate çıktınız ve geçitten geçen ve bu iki partinin üyelerinden oluşan konuşmalarla meşgul olarak tanınır hale geldiniz. TED آ.م: في الختام؛ ربما أنت الأكثر شهرة.. لا أعلم إن كان ذلك الوصف دقيقًا؛ لكنك ذهبت في رحلة مع بيتو أوروك من دائرتك إلى واشنطن العاصمة وقد عُرفتَ بمد يدك للطرف الآخر والانخراط في حوارات الأحزاب
    Editörlerden birinin kadın olup olmadığını bilmiyorum ama büyük fark yaratılıyor. TED الأن ، لا أعرف إن كان أحد المحررين أمرأة ولكن هذا يمكن ان يحدث أكبرالاختلافات.
    Bütün vaktini benimle geçiriyorsun, olup olmadığını bilmiyorum? Open Subtitles أنت تقضى أغلب الوقت معى وأنا لا أعرف إن كان لديك واحدة
    Ama bunun mümkün olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لكن لا أدري إذا ما كان ذلك ممكنًا
    Doğru olup olmadığını bilmiyorum, ama o kadar emin söyledi ki umurumda değil. Open Subtitles أنا لا أعرف إذا كان صحيحا ، لكنه قالها بقدر كبير من الثقة ، لا يهمني ذلك.
    Hep öyle diyorlar. Ben onun orospu olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف إن كانت عاهرةًً أم لا
    Padma'nın hâlâ hayatta olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles (لا اعرف إن كانت (بادما لاتزال حية
    Hava alanından valizi getirdiler ama sapı kırılmış içinde eksik bir şey olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles لقد جلبوا الحقيقة من المطار, ولكن قفلها .مكسور , لا أعلم إذا كان هناك شيء ما مفقود
    Bak, çılgın olup olmadığını bilmiyorum. Fakat umurumda değil. Open Subtitles انظر أنا لا أعلم إن كنت مجنوناً أم لا ولكن هذا لايهمني
    Öğretmenliğin bana uygun olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles إلا أني لا أدري إن كان التدريس شيئاً يليق بي
    Bir suçlu araştırması olup olmadığını bilmiyorum, ama nedenini araştırdılar. Open Subtitles أنا لا أعرف إذا ما كان هناك تحقيق جنائي و لكني أعرف أنهم حاولوا حقاً الكشف عما سبب ذلك
    İyi bir sistem olup olmadığını bilmiyorum, ama yasadışı olmadığını biliyorum. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ إذا هو a نظام جيد أَو لا، أَعْرفُ فقط بأنّه لَيسَ غير شرعيَ.
    Ama öyle olup olmadığını bilmiyorum! Open Subtitles لا ادري ان كانت شريكة روحي.. مازال مبكراً معرفة ذلك ولكن نعم ..
    Pekala iyi olup olmadığını bilmiyorum ama ağzıma alıp beğenmiş takliti yapacağım. Open Subtitles لست متاكدة من جودة طهيه فقط ضعوه في افواهكم وتظاهروا باستمتاعكم به
    Bu anlattıklarımın gerçek olup olmadığını bilmiyorum. Open Subtitles هذا صحيح لا أعلم أن كان أي من هذا حقيقة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد