Aslında o kadar güçlüsün ki o da tam bir ödlek, yumruğun muhtemelen Onu öldürecek. | Open Subtitles | في الحقيقة, أنت قوي جدا وهو مثل هذا الهرة ضربتك ستقتله على الأغلب |
Büyü ona en büyük korkularını yaşatıyor. Eninde sonunda da gördükleri Onu öldürecek. | Open Subtitles | تسببلهُرؤىبأسوأمخاوفه، و أخيراً ، ستقتله. |
Bu onu gammazladığı anlamına gelir. Yani Onu öldürecek demektir. | Open Subtitles | مما يعني أنها قد وشت به مما يعني أنه سيقتلها |
Karavanı naylonla kaplayıp Onu öldürecek ve cesedini araziye gömecek! | Open Subtitles | سيغطي الشاحنة بالبلاستيك سيقتلها ويأخذ جثّتها إلى موقع دفن النفايات |
- O canavarlar Onu öldürecek! - Hayır, şu anda uyuyorlar. | Open Subtitles | تلك الوحوش ستقتلها كلا انهم نائمين الآن |
Ve ben bunu ona söyleyeceğim, Natalie. Bu da Onu öldürecek! | Open Subtitles | وسأصل اليها, لاخبره بذلك و هذا سوف يقتله |
Onu öldürecek ve bir sonraki uygun bedene atlayacak kimi bulursa artık. | Open Subtitles | سوف يقتلها ويذهب إلي أختياره التالي ! أياً كان من سوف يكون |
Onu insana çevirirsek bu yaralar Onu öldürecek. | Open Subtitles | إن حولناه إلى بشري فإن هذه الجروح ستقتله ماذا؟ |
Mermi birgün Onu öldürecek, ama ölene kadar geçen her gün o daha da güçlenecek. | Open Subtitles | ... الرصاصه ستقتله لكنه جسده سيقوى حتى يوم موته |
Caleb'a yardım etmelisiniz! Hannah Onu öldürecek! | Open Subtitles | يجب عليكِ مساعدة كاليب ابنته ستقتله |
Onu öldürecek. Kanını emecek ve Onu öldürecek. | Open Subtitles | ستقتله ستمتص دمه ثم تقتله |
Onu öldürecek gibi görünüyordu, ben devreye girmeseydim yapabilirdi. | Open Subtitles | يبدو كأنه سيقتلها وربما كان سيفعل لولا أن تدخلت |
Kızım onun elinde, ve Onu öldürecek, ve sonra beni öldürecek. | Open Subtitles | هو لديه ابنتي ، و سيقتلها. و من ثم يقتلني. |
Büyük ihtimalle Onu öldürecek. Ama eğer mümkün olursa... | Open Subtitles | لا، هذا سيقتلها ولكن من الممكن اذا تم تخفيض |
Yani Onu öldürecek misiniz? Evet, elbette. | Open Subtitles | هل تعنى أنها ستقتلها ؟ |
Tüm bunları duyduğunda babamın yüzünü görebiliyorum. Bu Onu öldürecek. | Open Subtitles | كل ما يمكننى رؤيته الآن هو وجه أبى عندما يعرف هذا.سوف يقتله هذا الأمر |
Babası Onu öldürecek. Dışarı çıkmaması gerekiyordu. | Open Subtitles | والدها سوف يقتلها لم يكن من المفروض ان تخرج |
Zihinlerimizde yer ediniyor ve Onu öldürecek sihirli bir kurşun da yok. | TED | لقد استوطن في عقولنا، و ليس هناك رصاصة سحرية سوف تقتله. |
Aksi bir durum olursa ilaç Onu öldürecek, söylediğim her şeyi yapması için kafasında küçük bir pencere olacak. | Open Subtitles | و العقار سيقتله لكن قبل ذلك سينفذ كل ما آمره به |
Onu öldürecek miyiz şimdi kardeşim? | Open Subtitles | هل نقتله الان , يا اخي؟ |
Kim olduğunu kesin olarak bulduğunuzda, Onu öldürecek misin? | Open Subtitles | و تدع الجزء المتعلّق بالانتقام لنا إن تأكدت من هويّة القاتل , فهل ستقوم بقتله ؟ |
Hauser akşamki partide Onu öldürecek bence. | Open Subtitles | أعتقد أن هاوسر سيقوم بقتلها لاحقاً فى الحفلة |
Onu öldürecek kadar yüksek değil ama bu onu yavaşlatırdı. | Open Subtitles | .ليس بعلو كافي لقتلها ولكنه بالتأكيد سوف يبطىْ من سقطوها |
Onu öldürecek. | Open Subtitles | سوف يقوم بقتله |
Eğer Clarenbach'ı Emma'yı kaçıran adama götürmezsem Onu öldürecek. | Open Subtitles | الخاطفين سيقتلون طفلتي (إيما) إن لم أحضر (كلارينبتش) لهم |
Onu öldürecek! Bir şey yap! | Open Subtitles | إنه يقتله ، إفعل شيئاً |
Sofia, Dawkins bu Craig denen adamı kaçırdı ve Onu öldürecek, tamam mı? | Open Subtitles | حسنٌ ، يا (سوفيا)، (دوكينز) قبض على (كاريج) و ينوي قتله ، أتفقنا؟ |