| Bu adam, onu kabarede dans ederken ve şarkı söylerken keşfetti ve onu aldı ve ona Batı Addition semtindeki bu büyük evi yaptı. | Open Subtitles | وجدت وهى ترقص وتغنى فى ملهى من قبل ذلك الرجل أخذها من هناك وبنى لها منزل كبير فى الجهة الغربية |
| Öğrencilerden biri onu aldı Peki, ben hangisinin algılamaz. | Open Subtitles | حسناً ، إذا أخذها أحد الطلاب لا يمكنني أن أستشعر أي واحد منهم |
| Bazı adamlar onu aldı ve ona korkunç şeyler yaptı. Cesedini de o kadar iyi bir yere sakladı ki, biz asla bulamayacağız. | Open Subtitles | أحدهم أخذها وفعل شيئاً مريعاً لها وأبرحها ضرباً، لن نجدها أبداً |
| Para, hiç gemide olmadı. Biri onu aldı. | Open Subtitles | . المال لم يكن علي متن هذه السفينة أبداً . شخص ما اخذه |
| Polis onu aldı. Bana son söyledikleri "Arkadaşlarıma söyle." oldu. | Open Subtitles | لقد أخذته الشرطة "أخر كلمة له معي كانت |
| Sonunda hastalık onu aldı. | Open Subtitles | تمكن منها المرض في النهاية |
| Klaus bunu öğrendi ve şimdi onu aldı. | Open Subtitles | (كلاوس) علم ذلك، وهو يأسرها الآن. |
| Bazı adamlar onu aldı ve ona korkunç şeyler yaptı. Cesedini de o kadar iyi bir yere sakladı ki, biz asla bulamayacağız. | Open Subtitles | أحدهم أخذها وفعل شيئاً مريعاً لها وأبرحها ضرباً، لن نجدها أبداً |
| Belki metroda yanındaydı ve gelen sağlık elemanları onu aldı. | Open Subtitles | ربما تركتها في الأنفاق عندما أخذها المسعفون |
| Kitap mağazasındaki şey, onu aldı fakat beni istemedi. | Open Subtitles | هذا الشئ في محل الكتب لقد أخذها و لم يريدني , لماذا ؟ |
| Bana kazık sapladı ve onu aldı. | Open Subtitles | لقد وضع وتد فى صدرى ، ثم أخذها |
| Beni anladın mı? Bones kayıp. onu aldı ve şimdi onu öldürecek. | Open Subtitles | هي مفقودة , هو أخذها و هو سيقتلها |
| Deniz onu aldı. Doğru, doğru. | Open Subtitles | لقد ذهبت للبحر والبحر أخذها |
| Deniz onu aldı. Doğru, doğru. | Open Subtitles | لقد ذهبت للبحر والبحر أخذها |
| - Birisi onu aldı. - Kimse almadı, Nathan. | Open Subtitles | لقد أخذها أحدهم لم يأخذها أحد "ناثان" |
| Öyleyse biri onu aldı. | Open Subtitles | اذا لقد اخذه شخصا ما |
| Eminim Virginia yüzüğü gerçekten lavoboda bıraktı Jimmy de onu aldı. | Open Subtitles | أراهن ان (فيرجينيا) فعلا تركته في المطبخ و (جيمي) اخذه. |
| - Sonunda etti. Henry dışarıdayken onu aldı. Şehirdeki otelime getirdi. | Open Subtitles | -فى النهاية , أجل , لقد أخذته عندما كان "هينرى" فى الخارج , أحضرته لى فى فندقى فى البلدة , عندما علم "هينرى" بالأمر , أتصل بى. |
| onu aldı, ve şimdi benim için geliyor. | Open Subtitles | لقد أخذته .والآن هي تلاحقني |
| Sonunda hastalık onu aldı. | Open Subtitles | تمكن منها المرض في النهاية |
| Klaus bunu öğrendi ve şimdi onu aldı. | Open Subtitles | (كلاوس) علم ذلك وهو يأسرها الآن |
| Rosy çöpçünün dairesindeydi, ve adam onu aldı! | Open Subtitles | روسي كانت بشقه عامل النظافه و لقد اخذها |
| Canavar, onu aldı hemen sonra Mantikorlar bizim eşek başladı. | Open Subtitles | لقد أخذه الوحش ، بعد أن ركل المشعوذ مؤخراتنا |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 