Bence çocuk yardım etmesi için annesine sesleniyordu ve babası da onu takip etti. | Open Subtitles | أعتقد أن الولد كان يحاول الوصول إلى الأم طالباً المساعدة والأب تبعه |
...yani biri onun ne yaptığını anladı onu takip etti ve öldürdü. | Open Subtitles | لذا نحن نعتقد أن شخص ما حصل على الورك لِما كان يفعل، تبعه إلى الموقع وقتله |
Liderleri çatıdan atlayınca yardımcıları onu takip etti. | Open Subtitles | عندما زعيمهم مشى من أن السقف، المساعدين تبعه. |
Karganın biri evine kadar onu takip etti. | Open Subtitles | وتتبعه غراب إلى البيت |
- Saldırganı onu takip etti. | Open Subtitles | وتتبعه المعتدي . |
onu takip etti, ona meydan okudu da diyebilirsin. | Open Subtitles | طاردها ، قد تستطيع القول ، أنه تودد إليها |
O suda yürüyünce köpek de onu takip etti ve oracıkta boğuldu. | Open Subtitles | -و مشى على الماء و تبعه الكلب, و غرق على الفور |
Şüpheli muhtemelen onu takip etti. | Open Subtitles | مجرمنا ربما تبعه |
Kardeşi K’in Ahaw onu takip etti. | TED | تبعه أخوه (كئين آهاو). |
- Ama Zac onu takip etti. | Open Subtitles | لكنّ( زاك)تبعه. |
onu takip etti. | Open Subtitles | لقد طاردها. |