Oraya gideceğimi biliyordun. Hepsini biliyordun. Beni oraya onun ölümünü izlemem için mi gönderdin? | Open Subtitles | كنتَ تعلم أنّني سأذهب إلى هناك وأراها وهي تموت أيّها الوغد ؟ |
Burada kalıp onun ölümünü mü izleyeceğiz? | Open Subtitles | أعني ، أننا سنظل هنا فقط نشاهدها وهي تموت |
Annemin elini tuttu, onun ölümünü izledi. Henüz 13 yaşındaydı. | Open Subtitles | (لينك) كان في المستشفى كل يوم ماسكاً يدها وهي تموت وكان في "الثالثة عشر" من عمره |
Seni onun ölümünü izlemek zorunda bıraktılar. | Open Subtitles | لقد ارغموك علي رؤيتحا و هي تموت |
Hâlâ, onun ölümünü görüyorum. | Open Subtitles | لا تزال رؤيتها و هي تموت تراودني. |
Belki. Ama onun ölümünü seyredemem. Seyretmeyeceğim. | Open Subtitles | ربما، لكن لا يمكنني تركه يموت لن أفعل هذا |
Belki. Ama onun ölümünü seyredemem. Seyretmeyeceğim. | Open Subtitles | ربما، لكن لا يمكنني تركه يموت لن أفعل هذا |
onun ölümünü bana izlettirecek. | Open Subtitles | سيدعني أراها وهي تموت. |