Bence onun ağzına bi yumruk patlatmalısın. | Open Subtitles | أعتقد أنه ينبغي عليك أن تضع قبضتك في فمها. |
Ama dilini onun ağzına sokma. | Open Subtitles | يمكنك حينها تقبيل العروس لكن ليس مسموحا حينها أن تدس لسانك فى فمها |
Diş fırçası onun ağzına hiç girmedi. | Open Subtitles | فرشة الأسنان تلك ، لم تعرف طريقها إلى فمها مطلقا |
Demek ki onun ağzına yiyecek vermeden önce bana sorman gerekiyormuş. | Open Subtitles | ربما كان ينبغى عليكى أن تسألى قبل أن تبدئى أن تدفعى الطعام فى فمه |
Elimi onun ağzına sokup, dilini ellememi mi istiyorsun? | Open Subtitles | تريدينى أن أضع يدى فى فمه وأن أمسح على لسانه -أجل |
Ama geçen hafta, onun ağzına bakıyordum... ve dilimi ağzına sokmaya karar verdim. | Open Subtitles | لكن في الأسبوع الماضي كنت أنظر إلى فمها وقررت وضع لساني فيه |
Alice Ders'ü seçti, ve şimdi Ders şeyini onun ağzına koyabilecek mi? | Open Subtitles | "أليس" أختار "ديرس" "و سوف يتسنى ل"ديرس أن يضع شيئه داخل فمها ؟ |
"Öp onu. Dilini onun ağzına sok, erkeğim. | Open Subtitles | قبلها، ضع لسانك في فمها يا بني |
onun ağzına bu sözleri veren kişiyi bul. | Open Subtitles | اعرفي من الذي وضع الكلمات في فمها. |
Penisinizi onun ağzına koyduğunuzu kabul ediyorsunuz. | Open Subtitles | يمكنك وضع القضيب في فمها ؟ |
- Sadece onun ağzına ...diğini düşün? | Open Subtitles | تخيّل فقط لو أنك تضعه في فمها |
Sikimi onun ağzına sokmayı çok isterdim. | Open Subtitles | أحب أن أضع قضيبي في فمها |
Ağzın onun ağzına çaktı. | Open Subtitles | فمك ضاجع فمها |
Hey, Phil, orada dur ve parmağını onun ağzına sok. | Open Subtitles | "فيل" ابقى مكانك وضع اصبعك فى فمه |