- Onun güvenini kazanıyorum. - Bu ne kadar zaman alacak? | Open Subtitles | إننى أحوز ثقته شيئا فشيئا كم سيستغرق هذا الأمر ؟ |
Ancak o zaman Onun güvenini kazanabilirim. | Open Subtitles | . التدخين و الصورة المرموقة ، لتناول وجبة كاملة . أريد أن أكسب ثقته فقط |
Ama her şey yalansa Onun güvenini kazanmış olmam ki. | Open Subtitles | لكن لن أستحق ثقته إن كانت مبنية على كذبة |
Bana Onun güvenini kazanmamı söyledin, ben de bunun için uğraşıyorum. | Open Subtitles | أنت اخبرتني ان احصل على ثقتها. وأنا أحاول الحصول على ثقتها. |
Son zamanlarda çok destekleyici, ve Onun güvenini kaybetmek istemiyorum. | Open Subtitles | فلقد كانت مساندة لي جداً ولا أريد أن أفقد ثقتها ثانية ً |
Onun güvenini kazandım, şimdi de benden öğrenmemi istediği şeyi bulacağım. | Open Subtitles | لقد اكتسبت ثقته. الآن واريد ان اعرف ماذا يريد مني |
Ve siz Onun güvenini ihanet ederek yalan bahaneden dolayı işten kovduysanız? | Open Subtitles | و أنت قمت بخيانة ثقته بطرده تحت حجج واهية؟ |
Hapishanedeyken Onun güvenini kazanmama yardım edecek bir ayrıntı var mı? | Open Subtitles | اية معلومات ربما تساعدني فى الحصول على ثقته فى السجن؟ |
Eğer bu ilişkiyi kurtarmak istiyorsan Onun güvenini geri kazanmak zorundasın. | Open Subtitles | إن أردت انقاذ علاقتك به، فعليك اكتساب ثقته من جديد. |
Efendim, babam der ki: "Aldatmak yok." Onun güvenini kıramam. | Open Subtitles | "سيدي, والدي يقول " لا تغش لاأستطيع أن أخون ثقته |
Bu zekiceydi. Bileziğini görmek. Onun güvenini kazandın. | Open Subtitles | كان تصرفاً ذكياً، عندما رأيت سواره لقد كسبت ثقته |
Onun güvenini kazanmanın yolu gecenin bir yarısı şirketine dalıp en gelişmiş ana bilgisayarlarıyla mı uğraşmak? | Open Subtitles | ولا طريقة افضل من كسب ثقته من اقتحام المبنى الخاص به في منتصف الليل والعبث بحواسيبه المركزية |
Onun güvenini sağlamıştım. Gözüm üzerindeydi. | Open Subtitles | ،لقد كان لدي ثقته لقد كان لدي عيني عليه |
Oyunun güven üstüne kurulu ve senin Onun güvenini kırdın. | Open Subtitles | لعبتك مبنية على الثقة ولقد كسرت ثقته |
Onun güvenini korumak istiyorsun. Bunu anlıyorum. | Open Subtitles | تريد أن تحافظ على ثقته بك أتفهم ذلك |
Onun güvenini kazanmak için onu iyi tanımalıydım. | Open Subtitles | حسناً ، لكسب ثقته كان عليّ التعرّف عليه |
Ben Onun güvenini kazanır kazanmaz, sizinle konuşmasını sağlamalıyım. | Open Subtitles | بمجرد أن أنال ثقتها قد أحتاج إليك لتحدثها |
Onun güvenini kazan o zaman sana karşı değil senin için çalışır. | Open Subtitles | اكتسبي ثقتها وستدفعينها لخدمة مصالحك بدلاً من محاربتك |
İstediğin hikâyeyi uydur, ama Onun güvenini kazanmalısın. | Open Subtitles | إختلقي أي قصة تريدين لكن عليكِ كسب ثقتها |
Ona yaşattığım onca şeyden sonra en ufak bir şans bile istiyorsam Onun güvenini geri kazanmalıyım. | Open Subtitles | لكن بعد كل الهول الذي جعلتها تخوضه إذا أردت أي فرصة لذلك علىَ إستعادة ثقتها , صحيح ؟ |
Arkadaşı oldum. Ona güvendim ve Onun güvenini kazandım. | Open Subtitles | كن صديقها، واربح ثقتها وعندما تتكيف معك... |
Yine de Jane Fairfax'in Onun güvenini nasıl cesaretlendirdiğine şaşırıyorum. | Open Subtitles | انا اتعجب من تشجيع جين فايرفكس لثقتها |