dedim. Şunu söylemeliyim ki bunu reddetmek onun için çok zor olurdu çünkü kendisinin yağlı boyadan devasa bir resminin altında duruyordu. | TED | والذي يجب أن أقول أنه كان من الصعب عليه إنكاره لأنه كان واقفا تحت لوحة زيتية عملاقة مرسومة لشخصه. |
Bir erkek kara büyüye çaylakça dalarsa, aydınlığa dönmek onun için çok zor olur. | Open Subtitles | عندما يمارس الرجل الفنون المظلمة من الصعب عليه ان يعود الى النور |
Bu hâlde felç olduğunda bunu kabullenmek onun için çok zor olmuştur. | Open Subtitles | واو، اذاً كان من الصعب عليه التقبل عندما اصبت بالشلل |
Ve onun için çok zor oldu. Onunla yatamazsın. | Open Subtitles | وذلك كان صعباً جداً عليها لا يمكنك النوم معها |
Ve onun için çok zor oldu. Onunla yatamazsın. | Open Subtitles | وذلك كان صعباً جداً عليها لا يمكنك النوم معها |
onun için çok zor, o kadar. | Open Subtitles | أظن أن الموقف صعباً عليها هذا ما في الأمر |
Bu onun için çok zor. | Open Subtitles | اعتقد أن الأمر كان صعباً عليها |
Michael Moriarty'nin Karısı: Babasının olmayışı onun için çok zor. | TED | أتريد اللعب ؟ زوجة مورارتي : من الصعب عليه ان يكون بدون والده . |
İşin kötüsü, beni de yanında götürmek asıl onun için çok zor oldu... çünkü kendi hislerimi ona da bulaştırdım. | Open Subtitles | والأسوأ من ذلك، أنه كان من الصعب عليه أن يصطحبني... لأنني جعلته يفكر بهذه الطريقة الآن هو خائف |
Emma bebek ile olan bağlantısını devam ettirirse bu onun için çok zor olur. | Open Subtitles | شعرت (إيما) أن إبقاء أي صلة مع الطفل سيكون ذلك صعباً عليها |